YİSAD: Gözümüz kulağımız Çin’de olmaya devam edecek

Cuma, 29 Ocak 2021 11:22:18 (GMT+3)   |   İstanbul
       

Yassı Çelik İhracat ve Sanayicileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Gökhan Demiruz ile 2020'nin nasıl geçtiğini ve 2021 beklentilerini konuştuk.

Geride bıraktığımız yılı değerlendirirken olumsuz konulardan başlamanın daha doğru olacağını düşünüyorum, çünkü 2020’de çok olumlu bir konu açıkçası hem ülkemiz hem de dünya adına göremedim.

Konu başlıklarını şöyle tasnif edebiliriz:

  1. Covid-19 virüsünün sağlık ve sosyal hayatımızdaki etkileri
  2. Ülkemiz ve dünya çelik üretimindeki gelişmeler
  3. Çelik piyasalarında yaşanan fiyat hareketleri
  4. Dünyada yaşanan korumacılık önlemleri
  5. Çelik üretiminin ana hammaddelerine erişilebilirlik konuları
  6. Ülkemizin yassı çelikle ilgili istatistiki bilgileri
  7. Ülkemizde yaşadığımız kur, döviz hareketleri

1. Virüsle beraber, bir deyimimizi tekrar çok kullanır olduk: “her şeyin başı sağlık”.

Maalesef can kayıpları yaşadık, yaşıyoruz. Sosyal hayat sınırlamaları devreye girdi. Gelir seviyesi, sosyal statü, tanımıyor bu virüs. En küçük esnafından holding sahibi iş adamına, asgari ücretle çalışan bir mavi yakalıdan, dünyanın en büyük devletlerinin siyasi liderlerine kadar, insanlık bu virüsle tanıştı. Bütün devletlerin sağlık harcamaları, yatırımları sorgulanır oldu. Uzaya gidecek kadar teknolojiye hâkim devletler, ölen vatandaşlarının cenaze işlerinde sınıfta kaldı. Birçok devlet, vatandaşlarına düzenli sağlık hizmeti veremedi. Umarım en kısa zamanda insanlık bu virüsten kurtulur.

2. Dünyadaki ham çelik üretimi rakamlarına baktığımızda aşağıdaki verileri görebiliyoruz:

2018 =1.808.000.000 ton

2019 =1.870.000.000 ton

2019 ana üretim ülkeleri = 1.691.000.000 ton (Ocak-Kasım)

2020 ana üretim ülkeleri= 1.670.000.000 ton (Ocak-Kasım)

Ülke ve bölgelerdeki değişimler:

Ülke / Bölge

2019/11 ton

2020/11 ton

Avrupa 28

146.540.000

125.160.000

Türkiye

30.850.000

32.360.000

Rusya

65.570.000

65.180.000

Ukrayna

19.288.000

18.710.000

Meksika

17.026.000

15.220.000

ABD

80.470.000

66.073.000

Brezilya

30.107.000

28.085.000

İran

23.385.000

26.370.000

Çin

911.000.000

961.000.000

Hindistan

101.970.000

89.400.000

Japonya

91.500.000

75.670.000

Güney Kore

65.500.000

60.800.000

Tayvan

20.260.000

18.750.000

Vietnam

18.535.000

26.610.000

Görüldüğü gibi, Çin, Vietnam, Türkiye ve İran harici tüm ülke ve veya bölgelerde %10-%15 arasında üretim düşüşü mevcut. Pandeminin ekonomik boyutunun en ağır hissedildiği Mart-Nisan aylarında dünyadaki bazı tesisler ya çok düşük talep beklentisinden ve/veya sağlık tedbirlerinden dolayı kapatılmıştı. Ama dünyadaki tüketim talebinin aynı şekilde keskin düşmediğini fiyat hareketlerinden çok rahat hissediyoruz. Özellikle Çin çok yoğun ihracat yapmıyor. Hatta ithalat yapması bu yılın sektör açısından kayda değer notlarından. Yani “Gözümüz kulağımız Çin’de olmaya devam edecek”.

3. A: 31.12.2019 tarihinde

B: Pandeminin dünya hammadde piyasalarını en çok etkilediği Nisan 2020 tarihinde

C: Güncel tarihlerde

Yassı çelik sektörünü ilgilendiren fiyatlandırmalar aşağıdaki gibidir

 

 

Hurda

Cevher

Sıcak rulo

31.12.2019

300$

92$

510$

Nisan 2020

207$

78$

400$

Yılsonu 2020

470$

165$

780$

SteelOrbis arşivinden genel olarak bu rakamlara ulaştım. Pandemi döneminde çok keskin bir fiyat düşüşü, ardından sürekli toparlanma ve son bir ayda ise keskin bir fiyat artışı tüm dünyada hissedildi. Yukarıda bahsettiğim gibi, başta Avrupa ve ABD olmak üzere birçok ülkede yaşanan üretim azalmasının fiyat artışına sebep olduğu aşikâr. Ayrıca lojistik ve tedarik zinciri konuları tüm sanayicilerin en önemli gündem konusu oldu.

4. Korumacılık uygulamaları bu yıl da önemli bir gündem konumuz oldu. Burada ABD’den gelebilecek pozitif bir haber sektörümüzü çok ilgilendiriyor. Avrupa Birliği ise serbest ticaret anlaşmamıza rağmen, ülkemizi tonaj kotası sistemine tabi tutması yetmiyormuş gibi, şimdi de Türkiye’nin Avrupa’ya yapacağı ihracatı azaltmaya dönük ilave girişimlerde (antidamping) bulunuyor. Her iki konu da sektörümüzün 2021 ajandasında önemli yer tutuyor.

5. Çelik üretiminin ana hammaddelerine erişilebilirlik konusu:

Çelik üretmek için, çok genel cevher, kömür, hurda gibi hammaddelere ulaşmamız gerekiyor. Bu dünya piyasalarında oluşan fiyatlamalardan bağımsız bir konu. Burada olası negatif gelişmeler sektörümüzü olumsuz etkileyecektir. Hurda ithal ettiğimiz ülkelerin, hurda ihracatında uygulaması mümkün bazı tedbirler bunun başında geliyor. Yine Çin’in önümüzdeki yıllarda hurda ithalatında yapacağı olası girişimler de takip edilmesi gereken bir konu.

6. Nihai mamul verileri

ÜRETİM (milyon ton)

Ürün

2000

2017

2019

Uzun

11.120

26.193

20.235

Yassı

3.145

12.961

13.444

Toplam

14.267

39.124

33.679

 

TÜKETİM (milyon ton)

Ürün

2000

2017

2019

Uzun

6.784

18.365

10.818

Yassı

6.286

17.690

15.180

Toplam

13.070

36.055

25.998

Kaynak: TÇÜD

Yassı üretimimiz son 20 yılda ciddi artış gösterirken, 2017 sonrası tüketimde düşüş var. Üretim ve tüketim açısından 2020 yılını, yassı çelik özelinde geçmiş yıl rakamlarına yakın bir rakamla, yani üretimi 13.500.000 ton ve tüketimi de 15.000.000 – 15.500.000 ton civarında kapatacağımızı tahmin ediyorum.

Yassı çelik dış ticareti (bin ton)

İhracat

2018

2019

2020 tahmini

Sıcak haddelenmiş

3.930

3.500

3.080

Soğuk haddelenmiş

565

480

500

Kaplamalı ürün

1.500

1.660

1.900

 

İthalat

2018

2019

2020 tahmini

Sıcak haddelenmiş

4.800

5.160

4.250

Soğuk haddelenmiş

1.068

860

900

Kaplamalı ürün

1.300

1.167

1.100

 

7. Döviz kurlarındaki değişim

Tarih

USD

EUR

sepet

31.12.2019

5,95

6,67

6,31

28.12.2020

7,55

9,20

8,37

2020 yılını kapatırken sepet bazında, Türk lirası yaklaşık olarak %32,50 civarı değer kaybetmiş. Yıl içi sert hareketler tüm sektör oyuncularının ileriyi görmesinde negatif bir rol oynadı. Özellikle pandemi döneminde reel sektöre tahsis edilen uygun faizli KGF kredilerinin sektörümüze olumlu etkiler sağladığını söyleyebiliriz.

Birçok sektör oyuncusu gibi, yassı çelik sektöründeki tüm oyuncular da ticari kararlarını alırken, her ay merkez bankasının kararlarını takip ve tahmin etmeye çalıştı.

Toparlayacak olursak 2021 yılında da tüm sektör oyuncuları yukarıda özetlediğim ana konulara odaklanacaklardır.

Bu vesile ile 2021 yılının bizlere, dernek üyelerimize, tüm sektör temsilcilerine, memleketimize, tüm insanlığa sağlık huzur ve başarı getirmesini temenni ediyorum.


Benzer Haber ve Analizler

Türkiye çelik sektörü rekabet gücünü geri kazanmak için hükümetten destek bekliyor

26 Mar | Çelik Haberler

Türkiye çelik sektörü Litvanya ile ticaret hacmini artırmayı hedefliyor

25 Mar | Çelik Haberler

Çelik Dış Ticaret Derneği: Yassı çelik sektörü ithalata çözüm arayışında

20 Mar | Çelik Haberler

Türk çelik sektörü karbon emisyonunu 2053’e kadar %99 azaltmayı hedefliyor

19 Mar | Çelik Haberler

İngiltere hükümeti çelik sektörünün elektrik fiyatlarını düşürmeye yönelik reform önerisini reddetti

14 Mar | Çelik Haberler

Veysel Yayan: Türkiye’de 2024 yılında ihracatın yükselmesi ve ham çelik üretiminin 40,4 milyon mt’u geçmesi bekleniyor

05 Mar | Çelik Haberler

Ayhan Uçar: Yeşil dönüşümle hurda değerlenecek, Türkiye hurda temininde sıkıntı yaşayabilir

05 Mar | Çelik Haberler

Yassı mamul sektörü ithalat sorununu çözmek için katma değerli ürünlere yatırımı artırmalı

05 Mar | Çelik Haberler

Bursa PS: Kapasite yatırımları sürüyor, 2024 yılına dair beklentiler farklı

21 Şub | Çelik Haberler

Avrupa’daki kapasitelere yönelik endişeler arttığından sendikalar GFG’den şeffaflık istiyor

12 Şub | Çelik Haberler