Tatçelik Satış Direktörü Murat Demirci ile sektörün 2021 yılını nasıl geçirdiğini ve 2022 yılı beklentilerini konuştuk.
2021 yılı çelik sektörü değerlendirmesini nasıl yapıyorsunuz?
2021 yaşanılan sıra dışı olaylar nedeniyle zorlu ama çelik sektörü için genel anlamda iyi bir sene oldu. 2020 yılı başında etkisini gösteren pandemiyle birlikte önce bir düşüş, sonrasında hammadde tarafında başlayan fiyat rallisi söz konusu oldu. Bu süreçte, daha önce geçmişte tecrübe edilmemiş zorlu koşullar içerisinde çelik sektöründeki oyuncular da süreçlerini çok daha iyi yönetmeyi deneyimledi. 2021 yılından itibaren ise pandeminin etkisinin azalmasıyla birlikte, üretimin artan talebi karşılayamaması kısa dönemde hızlı fiyat artışına neden olmuş ve bu durum bütün çelik sektöründe hammadde ve üretim girdilerinde ciddi artışların yaşanmasıyla sonuçlanmıştır. Talebin kuvvetli olması ve arzın talebin gerisinde kalması çelik sektörü oyuncularının tam kapasite çalışmasını sağlamış ve bu sayede çelik sektörü daha önceki senelerde düşük kârla çalışmaktayken; 2021 yılında ileriye yönelik, sektörün geleceğini şekillendirecek yatırımları yapabilecek bir sermaye yapısına kavuşmuştur. Diğer yandan dünya çapında yaşanan arz daralması Türk üreticilerin çelik sektörünün her kademesinde/segmentinde ihracat yüzdesinin artmasına sebep olmuştur. Ek olarak fiyat artışının çok hızlı olması yılın son 4 ayında piyasada yine ani düzeltme etkisine neden olmuştur.
2022 beklentileriniz nelerdir?
2022 yılının çelik sektörü açısından 2021 yılına göre daha zor geçeceği ön görülmektedir. Antidamping soruşturmaları, korumacılık önlemleri, artan enflasyon sonucu üretimde kullanılan girdi maliyetlerinin artışı ve yükselen enerji fiyatlarının diğer birçok sektör gibi çelik sektörü oyuncularını da zorlayacağı tahmin edilmektedir. Enflasyon artışıyla birlikte etkilenecek alım gücü, Türkiye özelinde talebin azalması sonucunu doğurabilir. Bu durumda çelik sektörü oyuncularının ihracata ağırlık vermesi söz konusu olacaktır. Fakat AB ülkelerinin korumacı tavrını gittikçe agresifleştirmesi ve ABD’nin birçok ülkeyi muaf tuttuğu 232. Madde şartlarını Türkiye için sürdürüyor olması, Türkiye çelik sektörünün ihracat piyasasında ilk 4 ay için zorlanmasına neden olacaktır.
Türk çelik sektörünün geleceği açısından en önemli noktalardan birisi serbest ticaret anlaşmaları kapsamında 2022 ve 2023 yıllarında atılacak adımlardır. Adil rekabet şartlarının sağlanmasına engel olabilecek kısıtlamaların sürdürülmesi veya kaldırılması Türk çelik sektörünün geleceğine etki edecektir.