Avrupa Güneş Enerjisi Üretim Konseyi (ESMC), Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması (SKDM) kapsamının fotovoltaik güneş panelleri, montaj sistemleri ve güneş takip cihazlarını kapsayacak şekilde genişletilmesini talep etti. ESMC’ye göre güneş enerjisi ürünlerinin kapsam dışı bırakılması, AB’nin rekabet gücünü ve karbon fiyatlandırmasının bütünlüğünü zayıflatacak yasal boşluklar yaratıyor.
SKDM’deki mevcut yasal boşluklar
SKDM’nin çelik, alüminyum ve cam gibi karbon yoğun ürünlere yönelik olduğu halde bu ürünleri yoğun şekilde kullanan güneş enerjisi ürünlerinin kapsam dışı kaldığına dikkat çekildi. Örnek olarak 22 kg’lık bir fotovoltaik panelde 14 kg cam ve 3 kg alüminyum kullanıldığı ve bu ürünler ayrı ayrı ithal edildiğinde SKDM’ye tabi olduğu ifade edildi. Ancak özellikle Çin gibi yabancı imalatçıların nihai ürünleri, karbon maliyetleriyle karşılaşmadan AB’ye ihraç edebildiği belirtildi.
Öte yandan AB’li imalatçılara hammaddeler için SKDM sertifikası alma zorunluluğu getirilirken, yabancı imalatçıların karbon fiyatlarından kaçınmasının yarattığı tutarsızlığın AB’nin iklim hedeflerine ve endüstriyel rekabet gücünün zayıflamasına yol açtığı aktarıldı.
Hilenin önlenmesi
ESMC, güneş enerjisi ürünlerinin SKDM kapsamına alınmasının hileyi ve ithal ürünlerdeki gömülü emisyonların vergilendirilmeden AB’ye girişinin engellenmesini sağlayacağını vurguladı. Güneş enerjisi ürünleri imalatçılarının zaten emisyon verilerini Çevresel Ürün Beyanı veya Fransa’nın Certisolis programı gibi doğrulama sistemleri üzerinden belgelediğini ekledi.
AB politikalarıyla uyum
Konsey, bu adımın AB Net Sıfır Sanayi Yasası ve Avrupa Güneş İnisiyatifi ile uyumlu olacağını, AB’nin yeniden sanayileşmesini destekleyeceğini ve arz güvenliği endişelerini gidereceğini vurguladı. AB’deki kurulu güneş modüllerinin %90’ının Çin’den temin edildiği göz önünde bulundurulduğunda sürdürülebilirlik açısından riskler olduğu konusunda uyarılarda da bulundu.
Teknik öneriler
ESMC, uygulamanın güçlendirilmesi için SolarPower Europe’un güneş enerjisi montaj sistemleri ve takip cihazları için özel gümrük kodları oluşturulması önerisini desteklediğini söyledi. Bu sayede gümrük yetkililerinin ürünleri daha kolay izleyip SKDM’ye tabi tutabileceğinin altını çizdi.
