TÇÜD'den 2014 yılı değerlendirmesi, 2015 yılı beklentileri

Salı, 06 Ocak 2015 16:49:18 (GMT+3)   |   İstanbul
       

Türkiye Çelik Üreticileri Birliği genel sekreteri Dr. Veysel Yayan, 2014 yılına ilişkin sektör değerlendirmelerini ve 2015 yılına ilişkin beklentilerini paylaştı.

2014 yılı, Türk çelik sektörünün beklenenden daha kötü bir performans gösterdiği, özellikle 2013 yılının kayıplarını telafi etmeyi başaramadığı bir yıl olarak geride kaldı. Demir cevheri fiyatları ile hurda fiyatları arasındaki oranın, cevher fiyatlarındaki keskin düşüş neticesinde, demir cevheri lehine değişmesi, elektrik ark ocağı ağırlıklı yapısı bulunan Türk çelik sektörünün performansını olumsuz yönde etkiledi. Bu durum yalnızca Türkiye'de değil, tüm dünyada elektrik ark ocaklarında yapılan üretimin cevhere dayalı yüksek fırınlar karşısında rekabet gücünün zayıflamasına neden oldu. Uluslar arası piyasada fiyat tutturmada güçlük çeken üreticiler, vardiya sayısını azaltma yoluna gitti. 10 yıl önce %34 seviyesinde olan ve daha da artması beklenen, dünya çelik üretiminde Elektrik Ark Ocaklı tesislerdeki üretimin payı, 2010 yılında %28,2 seviyesine geriledi.

2013 yılındaki daralma sonrasında, 2014 yılında Türk çelik sektörünün söz konusu daralmayı telafi edecek bir performans göstermesi bekleniyordu. İhracattaki gerileme ve iç piyasadaki talep daralması ile birlikte, çelik sektörünün üretimindeki düşüş, 2014 yılında da devam etti. 2012 yılındaki seviyesine kıyasla, üretim kümülatif olarak %6 civarında gerilemiş oldu. Global düzeyde üretiminin artmaya devam ettiği bir dönemde, Türkiye'nin çelik üretiminin gerileme eğilimi göstermesi ve bu eğilimin 2 yıl sürmesi rahatsızlık yarattı.

2000'li yıllardan bu yana kriz dönemlerindeki istisnalar haricinde istikrarlı bir şekilde büyüyen Türk çelik sektörü için, duraklama anlamına gelen bu durumu, aynı zamanda, geçmişte oluşturulan kapasitelerin hazmedilmesi, daha sağlam bir zemine oturtulması ve katma değeri yüksek yeni ürünlerle, bu kapasitelerin Türk çelik sektörü üzerinde baskı yaratmayacak şekilde, değişik ürün gamlarında değerlendirilmesi açısından bir geçiş yılı olarak da görmek mümkün.

 2014 yılında piyasalardaki olumsuz tabloda, girdi maliyetlerindeki gelişmeler kadar, Çin Halk Cumhuriyeti'nin piyasa bozucu mahiyetteki etkinlikleri de önemli rol oynadı. Çinli üreticilerin sahip oldukları karşılaştırmalı üstünlüklere ek olarak, devlet yardımlarından sağladıkları avantajı, öngörülemez bir şekilde, çok düşük fiyatlardan ihracat yaparak piyasalara yansıtması, dünya piyasalarında olumsuz bir tablonun oluşmasına yol açtı. Çin'e karşı alınan tedbirler, dünya çelik piyasasında esasen var olan korumacı yapının daha da derinleşmesine yol açtı. Öyle ki, ABD Çin menşeli filmaşin ithalatına karşı %193 oranında vergi uygulama kararı aldı. Benzer şekilde, Çin'in Türkiye'ye bor alaşımlı filmaşin ihracatını arttırmaya yönelik girişimleri, vergilerin %30-40 aralığına yükseltilmesi ile engellendi. Bu durum, Çin Hükümeti'ni de, Çinli üreticilerin uluslar arası piyasadaki tahrip edici yaklaşımlarına gösterilen tepkiyi sınırlandırabilmek için, mahalli idarelerin etkilerini azaltmaya yönelik arayışlara yöneltti. Çin Hükümeti'nin, Çinli üreticilerin piyasaları tahrip edici eylemlerini kontrol altına almayı başarabilmesi halinde, 2015 yılının daha istikrarlı bir yıl olma ihtimali mevcut görünüyor.

2015 yılının, yeni ürünlerin desteği ve piyasa dinamiklerinin oturması sayesinde, 2014 yılına göre daha iyi geçmesini bekliyoruz. Bu beklentimizi, 2014 yılında yaşanan politik istikrarsızlıkların yaşanmayacağı varsayımına dayandırıyoruz.  Politik istikrarsızlıkların devam etmesi halinde, yurtiçi talepteki daralma eğilimi, 2015 yılında sektörün performansını olumsuz yönde etkileyebilir. Keza, küçük oranlarda da olsa, dünya çelik tüketiminin artacağına yönelik beklentiler, olumlu öngörülerimizi destekliyor. Ayrıca, petrol fiyatlarındaki gerilemeye paralel olarak, navlun maliyetlerindeki düşüş, sektörün ihracatını destekleyici bir fonksiyon icra edebilir. Buna karşılık, en büyük ihraç pazarımız konumunda bulunan Orta Doğu ve Körfez ülkelerinin petrol gelirlerinin azalması, bu ülkelerin yatırımlarında ve dolayısıyla çelik tüketimlerinde daralmaya yol açabilir. Bu durumu, bölgemizdeki istikrarsızlığın kademeli bir şekilde istikrara dönüşmesi dengeleyebilir. Özellikle son bir ay içerisinde, istikrarın sağlanması yönünde atılan adımların, en büyük pazarlarımızdan birisi konumundaki Irak'a yönelik ihracatımızı olumlu yönde etkileyeceğini tahmin ediyoruz. Ancak 2012 yılından bu yana gerileyen ihracatımızda daha büyük bir toparlanma ve ivmelenme için, çok daha fazla adımın atılması gerekli görülüyor. Bu konuda devletimizin elinde kullanılabilecek çok fazla enstrüman bulunuyor. Sektörümüzün yeniden büyüme trendine girebilmesi için, bunları acilen kullanmasına ihtiyaç duyuluyor.

Kısaca belirtmek gerekirse, 2015 yılının, olumlu ve olumsuz faktörlerin karşılıklı etkileşimde bulunacağı, belirsizliğin ağır basacağı bir yıl olacağını öngörüyoruz. Ancak biz tercihimizi, olumlu yönde kullanıyor, alınan ve alınacak karşı tedbirlerin de etkisi ile, Çin'in dünya piyasalarındaki faaliyetlerinin yavaşlayacağını, ithalatta düşüş, ihracat ve yurtiçi talepte yaşanacak artış sayesinde, 2015 yılında çelik üretimimizin % 5 civarında artış göstereceğini değerlendiriyoruz.


Benzer Haber ve Analizler

Türkiye çelik sektörü rekabet gücünü geri kazanmak için hükümetten destek bekliyor

26 Mar | Çelik Haberler

Türkiye çelik sektörü Litvanya ile ticaret hacmini artırmayı hedefliyor

25 Mar | Çelik Haberler

Türk çelik sektörü karbon emisyonunu 2053’e kadar %99 azaltmayı hedefliyor

19 Mar | Çelik Haberler

Ayhan Uçar: Yeşil dönüşümle hurda değerlenecek, Türkiye hurda temininde sıkıntı yaşayabilir

05 Mar | Çelik Haberler

Yassı mamul sektörü ithalat sorununu çözmek için katma değerli ürünlere yatırımı artırmalı

05 Mar | Çelik Haberler

Veysel Yayan: Türkiye çelik üretiminde Avrupa lideri olmayı hedefliyor

23 Oca | Çelik Haberler

Kardemir 2024’te yeni fırın yatırımlarına odaklanacak, maden sahası açabilir

09 Oca | Çelik Haberler

Tosyalı Holding temiz enerji yatırımlarını sürdürecek

09 Oca | Çelik Haberler

TÇÜD: Türkiye’nin çelik üretimi Kasım’da da arttı, 2024 için artış öngörülüyor

03 Oca | Çelik Haberler

SteelOrbis yılsonu değerlendirmesi: Türk çelik sektörü zor bir yılı geride bıraktı

25 Ara | Çelik Haberler