Anıl Paslanmaz firma sahibi Volkan Anık ile yeni yatırımlarını ve önümüzdeki döneme ilişkin beklentilerini konuştuk.
Paslanmaz sektöründeki son durum hakkında bilgi verebilir misiniz?
Paslanmaz çelik üretimi geçmiş yıllarda yapılan kapasite artışları ile global olarak artış gösterirken, talepte süregelen azalış sebebi ile yaklaşık iki senedir fiyat düşüşleri gözlemliyoruz. Çalışma hayatım boyunca bu kadar uzun süre devam eden, fiyatların yukarıya hiç dönmediği bir dönem hatırlamıyorum. Global piyasalarda ve fiyatlarda Trump’ın ve kota ile vergilere ilişkin gelişmelerin sebep olduğu belirsizlikler nedeniyle büyük bir değişiklik beklemiyoruz.
Çin ve Endonezya’ya açılan ve yakın zamanda sonuçlanması beklenen antidamping soruşturmasının piyasaya etkileri ne olacak?
Ülkemizde süregelen antidamping vergisinin artırılması tartışmalarını uzun dolu mamul satıcısı olduğumuz için uzaktan ama günün birinde bir mil haddecisinin de ülkemize yatırıma gelebileceği düşüncesi ile merakla takip ediyoruz. Mevcut yatırımlara ek iki yeni yatırımın daha hayata geçirilecek olması Türkiye pazarının ve çevre pazarlarının cazibesini, önemini ortaya koyuyor. Yerli üretici elbette yatırımın başında korunmalı, ancak bunun süresinin ve limitlerinin olması gerekir. Üreticiyi korurken bu mamullerden beslenen diğer sektörlerin zarar görmeyeceği bir denge bulmak esas hedef olmalı.
Yeni yatırımlarınız varsa bilgi alabilir miyiz?
2025 yılında uzun zamandır planladığımız depomuzun modernizasyonunu tamamladık. Kas gücü ile yapılan elleçlemeyi tamamen sonlandırdık. Deponun yüksekliğinden faydalanmak üzere adımlar attık. 80 m2 taban oturumlu, 9,5 metre yüksekliğinde, her biri max. 3000 kg kapasiteli 156 kasetten oluşan 468 tona kadar malzemeler koyabildiğimiz otomatik raf sistemi kurduk. Artık tek tuşa basarak istediğimiz ölçüye ulaşabiliyoruz.
Ayrıca depo yan duvarlarına 6 metre yüksekliğe kadar ulaşan konsol kollu raflar koydurduk. Bu raflara 6 metre yüksekliğe kadar çalışabilen forklift ile yükleme/boşaltma yapıyoruz. Yaklaşık 200 ton kadar kapasitesi olan bu raflar ile beraber 650 ton civarı malzemeyi yerden kaldırmış olduk. Bu sistemler sayesinde ortalama sipariş hazırlama hızımız arttı, stok kontrol ve yönetimi daha sağlıklı bir hal aldı, depo içi kaza riski azaldı, eski düzende raflama işleminde malzeme yüzeylerinde oluşan çizikler, deformasyon tamamen ortadan kalktı, hurda malzeme miktarı azaldı.
2025 yılı nasıl geçiyor, yılın kalanına ilişkin beklentileriniz neler?
2025 yılının gerek global gerekse ülkemizdeki ekonomik şartlar nedeni ile bizim için iyi geçtiğini söylemek oldukça zor. Global olarak bir değişiklik beklememekle birlikte, yurt içinde ancak enflasyon ve kredi faizleri 20’li seviyelere inerse iç piyasadaki para sirkülasyonunun artması ile bir canlanma görmek mümkün olabilir. Ancak bu seviyeleri bu sene içinde göremeyiz. 2026’nın ilk aylarından itibaren politik, jeopolitik, terör, doğal felaket sürprizleri yaşanmazsa bir hareketlenme başlayacağını düşünüyorum, temenni ediyorum.