Türkiye Çelik Üreticileri Derneği’nin (TÇÜD) 7 Mayıs tarihinde İstanbul’da gerçekleştirdiği Olağan Genel Kurulu’nda konuşan Yönetim Kurulu Başkanı Fuat Tosyalı, Türkiye çelik sektörünün geçtiğimiz üç yıl içinde yaşadığı tüm sıkıntılara rağmen kapasitesini ve teknolojik seviyesini iyileştirmek üzere çalıştığını ifade etti. 2024 yılında Türkiye’nin çelik üretim kapasitesinin 2021 yılında kaydedilen 54 milyon mt’a kıyasla 60 milyon mt’a ulaştığını bildiren Tosyalı, kapasitede kaydedilen söz konusu artışın, cansız küresel talebin yanı sıra çelik ithalatının hızla devam etmesi sebebiyle yerel üretime yeterince yansıtılamadığını belirtti. Buna rağmen 2024 yılında ülkenin çelik üretimi %9,4 artış gösterdi. Çelik tüketiminde ithalatın payının %45 gibi oldukça yüksek bir seviyeye ulaştığına dikkat çeken yönetim kurulu başkanı, Türkiye’nin ABD ve AB’de olduğu gibi iç talebini yerel üretime yönlendirmesi, rekabet gücünü artırması ve ithalat bağımlılığını azaltmasını sağlayacak politika araçlarının devreye alınmasının büyük önem taşıdığını dile getirdi.
2024 yılında Türkiye’nin çelik ihracatının %76 oranında artış gösterdiği AB’nin bazı ürün gruplarında Türkiye’ye ayrılan kota tonajını sınırladığı bildirildi. Tosyalı, azalan kota tonajının Türkiye’nin bölgeye yönelik ihracatında ivme kaybına yol açacağını değerlendiriyor. Öte yandan ABD’nin daha önce 232. Madde vergilerinden muaf tutulan ülkelerden yapılan çelik ithalatına getirdiği yeni çelik vergilerinin Türkiye için yaratacağı fırsatların yanında oldukça olumsuz etkilerinin de bulunduğunu belirtti.
Ticaret savaşları ve AB’nin çelik ile hurda ticaretini engelleyici yaklaşımlarının önümüzdeki dönemde Türkiye çelik sektörünün sürdürülebilirliği açısından risk teşkil ettiğini söyleyen Tosyalı, yeni dünya düzeninde güçlü bir ekonomi inşa edebilmek için kapasite ve üretim kabiliyetinin daha verimli kullanılması, Ar-Ge yatırımlarına odaklanılması ve yüksek katma değerli çelik üretimi gerçekleştirilmesinin Türkiye çelik sektörünün öncelikli hedefleri arasında yer alması gerektiğini dile getirdi. TÇÜD yönetim kurulu başkanı, serbest ticaret anlaşmaları yapılırken çelik gibi stratejik sektörlerin beklentilerine uygun adımlar atılması, Afrika gibi alternatif pazarlarda yakalanan olumlu gidişatın sürdürülmesi, pazar çeşitliliğinin artırılması ve yeşil çelik üretiminde rekabet gücünü korumak için hurdaya alternatif olarak doğrudan indirgenmiş demir/sıcak briketlenmiş demir gibi girdilerden yararlanılmasının çelik sektörünün konumunun güçlendirilmesini hızlandıracağını vurguladı.
Ayrıca TÇÜD, yılın ikinci yarısından itibaren enflasyondaki düşüşe paralel olarak faiz oranlarının da kademeli bir şekilde düşmesiyle yatırımlar ile tüketim açısından daha müsait bir ortam oluşmasını bekliyor.