Çelik sektörü önümüzdeki döneme ilişkin beklentileri tartıştı

Cuma, 13 Ekim 2017 17:20:05 (GMT+3)   |   İstanbul
       

SteelOrbis tarafından 2011 yılından beri düzenlenen Piyasa Sohbetleri’nin bu yılki son ayağı MMK Metalürji ana sponsorluğunda 12 Ekim Perşembe günü İskenderun Ticaret ve Sanayi Odası’nda gerçekleşti. Türkiye demir çelik sektöründen 150’ye yakın piyasa temsilcisinin bir araya geldiği toplantıda, küresel piyasalarda çelik ve hammadde fiyatlarını etkileyen gelişmeler ve gelecek döneme ilişkin beklentiler ele alındı. 

Ozan M. Karadağ: Çin’den sonra Hindistan iddialı geliyor

SteelOrbis Genel Müdürü Murat Eryılmaz’ın açılış konuşmasının ardından konuşma yapan MMK Metalürji Üretim Direktörü Ozan M. Karadağ, şirketin 2012'den beri atıl durumda olan sıcak haddeleme tesislerini 2018 yılında devreye almayı planladıklarını belirtti.

Bununla birlikte, küresel çelik piyasaları ile ilgili bilgi veren Karadağ, bu yılın üçüncü çeyreğinin çelik sektörü için genel olarak iyi geçtiğini ve dördüncü çeyreğin de karlı geçmesini beklediklerini söyleyerek, 2018 için net bir öngörüden bahsetmek için erken olduğunu ifade etti. Küresel sektörde Çin’den sonra Hindistan’ın oldukça iddialı geldiğini belirten Karadağ, Hindistan’ın Çin’e göre teknolojik altyapısının daha güçlü olması ve ürünlerinin daha kaliteli olması sebebiyle avantajlı olduğunu ve bu durumun da endişe yarattığını söyleyerek, yine de piyasaya olumlu baktıklarını bildirdi.

Burçak Odabaşı Alpman: Önümüzdeki dönemde hurda fiyatların baskı altına girmesi bekleniyor

Çelik ve hammadde sektörlerindeki mevcut durumun ve gelecek beklentilerinin paylaşıldığı toplantının birinci oturumunda SteelOrbis Hammadde Analisti Burçak Odabaşı Alpman, hurda piyasaları açısından 2017’nin güzel bir yıl olduğunu söyleyerek, haziran ayı sonrasında kademeli olarak artan hurda fiyatlarının ağustos ayı ortasına kadar ciddi artış göstererek 2014’teki seviyelere ulaştığını belirtti. Piyasada Kurban Bayramı sonrasında talebin ve fiyatların artacağına yönelik genel bir beklenti hakimken Çin’in üst üste üretim kesintileri ile ilgili açıklama yapmasının ardından eylül ayından geçtiğimiz haftaya kadar fiyatların sert bir şekilde düştüğünü ifade etti. Alpman, önümüzdeki dönemde ise, grafit elektrot tedarikindeki problemler sebebiyle hurda fiyatlarının baskı altına gireceğini ve hurda talebinin düşeceğini belirtti. Bununla birlikte Alpman, demir cevheri kısmında ise, Çin’de 12 Ekim itibarıyla başlayan üretim kesintileri ve kamu projelerinin durdurulması sebebiyle demir cevheri fiyatlarının düşeceğini ve cevher fiyatlarında ciddi bir artışın beklenmediğini ifade etti. Kömür kısmında ise, nisan ayında Avustralya’da yaşanan Debbie kasırgasının piyasaları etkilediğini ancak zararın hızlı telafi edildiğini belirten Alpman, yine doğal bir afet olmaması halinde, önümüzdeki dönemde, kömür fiyatlarının da cevher fiyatlarına paralel seyretmesinin beklendiğini bildirdi.

Piyasaları önemli ölçüde etkileyen grafit elektrot kıtlığı konusunda ise Alpman, 2014 yılından bu yana grafit elektrot üretiminde düşüş görüldüğünü, 2016 yılında Çin’in grafit elektrot kapasitesini azaltmasının ardından bu sene problemin ciddi şekilde sektörü etkilediğini ve 2018 yılında da sıkıntının devam etmesinin beklendiğini ifade etti. Çin’deki elektrot üretim kesintileri ve needle kok fiyatlarının artması sebebiyle elektrot fiyatlarının arttığını söyleyen Alpman, çelik ve diğer elektrot kullanan sektörlerde elektrot talebinin arttığını belirterek, bu sebeple elektrot sıkıntısının devam edeceğini bildirdi.

Salim Metin: Türkiye Çin’den sonra inşaat demirinin en düşük fiyatla satıldığı ikinci ülke

Toplantıda söz alan CORBUS CEO’su Salim Metin, inşaat demiri ile ilgili olarak, global piyasalarda yaşanan gelişmeler sebebiyle Türk üreticilerin inşaat demirindense kütük ihracatına yöneldiğini söyledi. Orta Doğu’da inşaat demiri fazlası olduğunu hatta bölgenin önümüzdeki dönemde inşaat demiri ihracatına başlayacağını söyleyen Metin, Mısır’ın Türkiye, Ukrayna ve Çin’den ithal inşaat demirine uyguladığı vergiler neticesinde ülkede atıl halde duran tesislerin üretime başladığını, bu nedenle inşaat demiri satamayan Türk üreticilerin kütük ihracatını artırdıklarını bildirdi. İç piyasada ise referandum sonrasında artan inşaat demiri talebi ve müteahhitlerin yerel fiyatları yüksek bulması ile ilgili olarak Metin, inşaat demiri ithalatına uygulanan verginin düşürülmesine rağmen, dışarıdan alımların artmadığını çünkü Türk üreticilerin fiyatlarının daha uygun olduğunu dile getirdi. Metin, Türkiye’nin Çin’den sonra inşaat demirinin en düşük fiyatla satıldığı ikinci ülke olduğunu belirtti. Bununla birlikte, Çin’in iç piyasasında güçlü talep ve yüksek fiyatlar ile Çin’in ihracat piyasalarında rekabetçi fiyatlar ile aktif olmamasının etkisiyle Türkiye’nin Çin’in ana ihracat pazarları olan Tayvan, Hong Kong, Singapur’a inşaat demiri ihraç ettiğini bildiren Metin, demir cevheri fiyatlarındaki düşüşün Çin’in yeniden yakın çevresindeki ülkelere satışa başlaması yönünde beklenti yarattığını belirtti. Uzun ürün kısmında Hindistan’ın ve İran’ın tehlike yarattığını söyleyen CORBUS CEO’su Türkiye’nin Kuzey Avrupa’ya satışlarının devam ettiğini, Afrika’ya küçük miktarlarda satışların olduğunu, profil ve inşaat demiri kısmında ABD’ye satışların devam ettiğini, iç piyasada ise 2019 yılındaki seçimlere kadar yeni projelerden, özellikle devlet projelerinden umutlu olduklarını ifade etti.

Erdem Korucuoğlu: Hammadde fiyatlarındaki artışlar yassı çelik fiyatlarını artırdı

Birinci oturumda söz alan MMK Metalurji Satış Uzmanı Erdem Korucuoğlu, hammadde fiyatlarındaki artışların yassı çelik fiyatlarını da artırdığını ve aynı zamanda Çin’in çevresel sebeplerden dolayı açıkladığı üretim kesintilerinin de piyasaları etkilediğini söyledi. Korucuoğlu, Avrupa Birliği’nin MMK Group’un sıcak sac ithalatına getirdiği 96,5€/mt seviyesindeki antidamping vergisi ile ilgili olarak ise, vergilerle ilgili konuşmak için henüz erken olduğunu ancak muhtemelen ihracatın başka ülkelere kayacağını söyledi.

Son olarak ikinci oturumda konuşma yapan Bilgi Üniversitesi Öğretim Görevlisi ekonomist Murat Sağman, küresel piyasalarda ve Türkiye ekonomisindeki son gelişmeleri ve beklentileri değerlendirdi. 2018 yılına ilişkin olarak Sağman, ABD ile ilişkiler ve Trump dönemi, AB ile ilişkilerin çıkmaza girmesi, jeopolitik gelişmeler ve Türkiye’de siyasi gerilimlerin artması gibi konuların önümüzdeki yıl için riskler barındırdığını belirtti.


Benzer Haber ve Analizler

Türk çelik sektörü karbon emisyonunu 2053’e kadar %99 azaltmayı hedefliyor

19 Mar | Çelik Haberler

Ayhan Uçar: Yeşil dönüşümle hurda değerlenecek, Türkiye hurda temininde sıkıntı yaşayabilir

05 Mar | Çelik Haberler

Yassı mamul sektörü ithalat sorununu çözmek için katma değerli ürünlere yatırımı artırmalı

05 Mar | Çelik Haberler

ÇİB: Türkiye 2015’ten bu yana ilk defa net ithalatçı haline geldi

20 Ara | Çelik Haberler

Tayfun İşeri: Bölgeselleşmenin artacağına yönelik endişeler var

28 Kas | Çelik Haberler

Türk çelik üreticilerinin üzerindeki ihracat baskısı sürüyor

28 Kas | Çelik Haberler

Kocaeli PS: Talep zayıf, Türkiye’nin rekabet gücüne yönelik endişeler büyüyor

05 Eki | Çelik Haberler

Veysel Yayan: Türkiye’nin çelik üretimi Nisan ayından itibaren toparlanacak

27 Nis | Çelik Haberler

Türkiye’de çelik üreticileri kütük ithalatını yeniden şekillendiriyor fakat hurda segmentinde orta vadede daha büyük ...

15 Ara | Çelik Haberler

Türkiye çelik sektörünün rekabet gücü artan üretim maliyetleri ve daralan ihracat nedeniyle azaldı

15 Ara | Çelik Haberler