YİSAD Yönetim Kurulu Başkanı Metin Tayfun İşeri ile 2024 yılı değerlendirmesini ve 2025 yılı beklentilerini konuştuk.
ABD başkanlığındaki ilk döneminde demir-çelik üreticilerini korumaya alarak kendilerini yenileme imkanını sağladı ve dünyada demir çelik ticaretini değiştirdi.
2018 yılına kadar dünya ticaretinde globalleşmenin önemi vurgulanırken, bir anda ticaret bölgesel alanlar içinde yapılmaya başladı. ABD %25 verginin yanı sıra ithalata kotalar uyguladı ve Avrupa arkasından benzer tedbirler aldı. Bu önlemler, ülkemizin ihracatını olumsuz etkiledi.
Dünya çelik üretiminin %50’sinden fazlasını üreten Çin, ihracatta agresif olmaya başlayınca birçok ülke mevcut uygulanan vergilere ilaveler yaparak kendi çelik üretimlerini korumaya aldığı için demir çelik dış ticaret hacmi geriledi.
Biden ABD başkanı seçildikten sonraki dönemde artan enflasyonu kontrol altına almak üzere faiz artışına gitti. Avrupa Birliği de faiz artışına gitti. Bu dönemde dünyada faizler yükselirken Türkiye 1 yıl sonra aşırı artan enflasyonun önüne geçmek için 2024 yılında faizleri %50 mertebesine çıkardı.
Artan faizlerden dolayı finansal imkânları farklı değerlendirme tercihi, dünya ticaretini yavaşlattı. Demir çelik alımları hızlı tedarik tercihinden dolayı yerel üreticilerden sağlandı. Ülkemizde yüksek faiz ve artan maliyetlerden kaynaklı kâr marjları olumsuz etkilendi, iş yapma iştahı zayıfladı.
2024 yılında farklı ülkelerde oluşan farklı fiyatlamalar birçok kullanıcıyı özellikle ihracatta sıkıntıya soktu. Tüm sıkıntılara rağmen yine de ülkemizde sektör ayakta kaldı.
2024 yılı Kasım ayında Trump’ın tekrar başkan seçilmesi ve göreve başlayacağı 2025 yılında alacağı kararlar sektörümüzün yönünü belirleyecektir.
Orta Doğu’daki gelişmeler, faizlerin düşürülmesi, Rusya-Ukrayna savaşının bitirilmesi, ABD’nin çeşitli ülkelere uyguladığı yaptırımların kaldırılması gibi belirsizliklerin 2025 yılının ilk 6 ayında devam edeceğini düşünecek olursak ancak yılın ikinci yarısına olumlu bakabiliriz.
