2024 yılının Aralık ayında başlatılan ve altı çeşit alaşım ürüne (silikon, ferromangan, ferrosilikon, ferrosiliko-mangan, ferrosiliko-magnezyum ve kalsiyum-silikon) yönelik korunma önlemi soruşturmasının ardından Avrupa Komisyonu, bazı silikon ve mangan bazlı ferroalyaj (ferromangan, ferrosilis, ferrosiliko-mangan ve ferrosiliko-magnezyum) ithalatını 2022-24 ortalamasına göre %25 azaltmak üzere bir korunma önlemi önerdiğini açıkladı.
Söz konusu önlem, AB sanayisinin uğradığı zarardan toparlanmasını sağlarken, son kullanıcılar için yeterli seviyede tedarikin korunmasına olanak tanıyacak sürdürülebilir bir pazar payı (%30-40) dikkate alınarak hesaplandı.
Buna göre 18 Kasım 2025 tarihinde yürürlüğe girmesi ve 17 Kasım 2028’e kadar sürmesi planlanan vergiye tabi kota, ürün ve ülke bazında tahsis edilecek. Kota dahilindeki ithalat vergiye tabi olmazken, kotayı aşan tonajlara yönelik vergi uygulanacak.
Avrupa ferroalyaj ve silikon üreticileri birliği Euroalliages, AB üyesi devletlere öneriyi destekleme çağrısı yaparak “Bu koruma önlemleri olmadan Avrupa ferroalyaj sanayisi beş yıl içinde yok olacak,” ifadelerini kullandı.
Buna ek olarak İtalyan hurda, hammadde ve çelik distribütörleri birliği Assofermet tarafından yapılan açıklamada “AB'deki ferroalyaj üretimi yıllardır yerel talebi karşılamaya yetmediği için ithalat tonajlarındaki düşüşün %25 olması piyasada kaçınılmaz olarak bozulmalara ve zorluklara yol açacak,” ifadelerine yer verildi. Assofermet komisyondan:
- İthalat tonajının %25 yerine %20 azaltılmasını,
- Bir önceki çeyrekten kota devri mekanizmasının getirilmesini,
- Yıllık kota tonajı artış oranının %1 yerine %2'ye çıkarılmasını talep ediyor.
Birliğin en büyük endişesi, gümrük işlemleri sırasında hesaplanacak ve bu nedenle müzakerelerin gerçek fiyatına dahil edilmesi mümkün olmayacak değişken vergiler oldu. Son olarak birlik, koruma önlemlerinin Avrupa Ekonomik Alanı üyesi olarak çelik ithalatına ilişkin önlemlerden her zaman muaf tutulan Norveç ve İzlanda'yı da kapsadığını belirtti. Özellikle AB'nin başlıca ticaret partneri olan Norveç ile ticaretin sınırlandırılmasının, siyasi ilişkileri ve genel dengeyi tehlikeye atacağını ifade eden Assofermet, durumun koruma önlemlerinin ötesine geçtiğini ve "ekonomik beklentilerin daha geniş bir kapsamda değerlendirilmesi" gerektiğini dile getirdi.
