Bu hafta, Avrupa Birliği karbon fiyatları, salgın öncesi seviyelerin iki katına çıkarak 50,5€/mt ile rekor kırdı ve 2005 yılında piyasaya sürüldüğünden beri en yüksek seviyesini kaydetti. Fiyatlar aynı gün 48,4€/mt seviyesine düşse de, analistler fiyatların yenilikçi temiz teknolojilere yatırım yapılmasını teşvik edecek seviyelere ulaşması için uzun vadeli bir artış yaşanacağını düşünüyor. Fiyatların artmasındaki ana etken, AB’nin 2030 yılına kadar 1.990 seviyelerindeki karbon salımını azaltma hedefini yakın zaman önce %40 oranından en az %55 oranına yükseltmesi oldu. Geçtiğimiz yılın Aralık ayına kadar, karbon satışları 30€/mt’un üstünden istikrarlı bir şekilde hiç satılmamıştı.
Karbon fiyatlarındaki artış, kamu hizmetleri ile diğer finansman şirketlerinin yanı sıra, karbon piyasasına daha fazla giren diğer mali yatırımcıların ve koruma fonlarının ilgisini çekti.
AB Emisyon Ticaret Sistemi (ETS), elektrik üretiminden havacılığa kadar en çok kirlilik yaratan bazı endüstriler için karbondioksite bir ücret belirlemek üzere oluşturuldu. Brüksel bu yaz, AB karbon piyasasındaki yenilikler dahil olmak üzere 2030 yılı hedefine ulaşmak adına tüm sektörlerde karbon salımını azaltmak için bir strateji planı sunacak. Bunun da karbondioksit iznine yönelik talebi artırması ve daha nadir hale getirmesi bekleniyor. BNP Paribas Sürdürülebilirlik Stratejisi Uzmanı Mark Lewis’e göre, karbon fiyatları 2030 yılına kadar yaklaşık 90€/mt’a ulaşacak.
Çelik sektörü ve petrokimyasallar ile çimento gibi yüksek oranda kirlilik yaratan diğer sektörlerdeki şirketler geçen hafta, AB’den bu projenin dışındaki ülkelerden yapılan ithalat için hazırladığı karbon sınırı belirleme vergisi planlarını hızlandırmasını talep etti. Bu verginin söz konusu şirketlerin rekabetçi kalmasına yardımcı olacağı düşünülse de, önümüzdeki birkaç yıldan önce uygulanmaya başlaması beklenmiyor.