8 Kasım Perşembe günü İstanbul'da düzenlenen 13. SteelOrbis Çelik Konferansı - "Çelik Piyasalarında Yeni Ufuklar"'ın üçüncü oturumunda Çelik Boru İmalatçıları Derneği (ÇEBİD) Genel Sekreteri Mehmet Zeren, Yassı Çelik İhracat İthalat ve Sanayicileri Derneği (YİSAD) Yönetim Kurulu Başkanı Gökhan Demiruz ve Bilecik Demir Çelik Genel Müdürü Muammer Bilgiç çelik sektörü genelinde üretim, tüketim, ithalat ve ihracat rakamlarını katılımcılarla paylaştı.
ÇEBİD Genel Sekreteri Mehmet Zeren, 2017 yılında 5 milyon mt’un üzerinde boru üretimi yapıldığını bu yılın ilk altı ayında ise nisandan itibaren iç piyasadaki daralmayla birlikte üretimde düşüş görüldüğünü belirtti. Yıl sonunda ise üretimde önceki yıla oranla %10-15 gibi bir küçülme beklendiğini aktardı. İhracatta şu ana kadar bir sıkıntı yaşamadıklarını söyleyen Zeren, geçtiğimiz sene 1,57 milyon mt olan ihracatın bu sene ocak-ekim döneminde 1,76 milyon mt olduğunu bunun da iç piyasada tüketimin azalmasından kaynaklandığını bildirdi. İthalatta ise az da olsa %5,45 oranında bir düşüş görüldüğünü söyledi.
Yassı sektörü hakkında bilgi veren Gökhan Demiruz, Türkiye’nin yassı üretiminin 2017 yılında 12,96 milyon mt olduğunu, bu yılın ilk dokuz ayında 11,5 milyon mt üretim kaydedildiğini, yıl sonunda önceki yıla göre 2 milyon mt artış beklendiğini söyledi. 2017 yılında 17,7 milyon mt olan yassı tüketiminin bu yıl sonunda da çok fazla düşüş göstermeyeceğini belirten Demiruz 2030 yılında Türkiye’nin yassı tüketiminin 30 milyon mt’a ulaşmasını beklediklerini ifade etti. 2018 yılı için ihracatta 1 milyon mt artış, ithalatta ise 1 milyon mt düşüş beklediklerini söyleyen Demiruz, toplam ithalatın %38’inin dahilde işleme rejimi kapsamında yapıldığını aktardı.
Katılımcıları uzun ürünlerdeki son rakamlar hakkında bilgilendiren Muammer Bilgiç ise eylül ayında Türkiye’nin tarihindeki en yüksek ihracatı kaydettiğini, ancak aynı ayda 91 ayın en düşük uzun üretimini ve 79 ayın en düşük uzun ürün tüketimini gerçekleştirdiklerini söyledi. Çelik üretiminin %61’ini uzun ürünlerin, %39’unu yassı ürünlerin oluşturduğunu ifade eden Bilgiç, bu dağılımın Türkiye çelik sektörünün klasik sorunu olan yerel endüstrinin ihtiyacına cevap vermeyen ürün yapısından uzaklaşıldığının bir işareti olduğun, o yüzden de sevindirici olduğunu belirtti.