Bu hafta
Türkiye yerel yassı piyasası hareketli idi. Fiyatların daha fazla artacağı söylentisi ile satışlarda gözle görülür bir artış olmuştur. Özellikle
Erdemir'in 30$/mt civarında bir zam yapacağı söylentisi, yurt dışında fiyatların daha da tırmanacağı beklentisi ile birleşince fiyatlarda hafif artışlar görülmüştür. Özellikle 40 mm üzeri kalınlıktaki levhalarda iç piyasada büyük bir sıkıntı söz konusudur.
Erdemir'in
levha siparişlerini Nisan ayına verebileceğini bildirmesi, fiyatların daha da artacağını düşünen tüccarların stoklarını elden çıkarmamasına sebep olmuştur. Yeni gelen malzemelerin de 820$/mt + KDV seviyesinin üzerinde satılacağı konuşulmaktadır.
Sıcak rulo piyasasına bakıldığında satışların canlı olduğu görülmektedir. Özellikle 2 mm ruloya olan ilgi nedeniyle söz konusu malzemenin fiyatı, diğer kalınlıklara göre yukarıda seyretmektedir.
Ukrayna menşeli 2.5 mm ve üzeri ebattaki sıcak rulolar 670-680$/mt + KDV,
Bulgaristan menşeliler 680-690$/mt + KDV,
Romanya menşeliler 690-700$/mt + KDV,
Erdemir üretimi olanlar ise 730$/mt + KDV seviyelerinde satılmakla birlikte tadır ve bu malzemelerin 2 mm kalınlıkta olanları, bu fiyatların 10-15$/mt üzerinde yer almaktadır.
Otomotiv, beyaz eşya ve panel radyatör gibi sektörlerin yoğun olduğu Gebze, Bursa ve İzmir gibi bölgelerde soğuk rulonun tedariki sıcak malzemelere göre daha zordur. Bu bölgelerde
Ukrayna,
Slovakya menşeli soğuk rulolar 770 – 800$/mt aralığında yer alan fiyatlardan alıcı bulabilmektedirler. Ereğli bölgesinde ise soğuk malzemelerin tedariki diğer bölgelere göre daha kolaydır. Bu nedenle
Erdemir üretimi soğuk rulolar daha kaliteli olmalarına rağmen 800$/mt + KDV seviyelerinden satılabilmektedir.
Önümüzdeki dönemde fiyatların ilk aşamada 30-40$/mt civarında artması bekleniyor. Genel olarak piyasanın durumu ve dünya genelinde hammadde ve navlundaki durum göz önüne alındığında fiyatların şu anki seviyelerinden 50-70 $/mt kadar daha yükselmesi beklenmektedir. Bu beklentilerle ilgili en büyük soru,
Türkiye iç piyasasındaki talebin söz konusu fiyat artışlarını karşılayamayacak seviyede olması durumunda ne olacağıdır. Yurt dışındaki fiyat artışlarını iç piyasaya şu aşamada birebir yansıtabilen firmalar, bundan sonraki dönemlerde bu kadar rahat olmayabilirler.
Bu dönemde yaşanan en büyük sıkıntı nakit para döngüsüdür. Ekonomik yavaşlama ve enerji maliyetlerinde yaşanan artışların etkisi ile enflasyon ve büyüme kalemlerinde sapmalar olması, devletin birçok noktada tasarrufa yönelip kemer sıkmasını beraberinde getirmiştir. Belirsizlik ortamında talep konusunda azalmayı hisseden ve piyasaların ne yönde gelişeceğini bilemeyen büyük yatırımcıların sıcak parayı kendilerinde tutup daha güvenli gördüğü altın, petrol, maden gibi
yatırım kanallarına yönlendirmesi, piyasalardaki sıcak parada büyük bir düşüşe neden olmuştur. Özellikle FED'in faiz indirimine devam edeceği yönünde sinyaller vermesi,
ABD ve
Avrupa ekonomilerindeki yavaşlama sinyalleri,
Türkiye,
Brezilya gibi gelişmekte olan ülkelerin piyasalarını olumsuz yönde etkileyecek gibi gözükmektedir. Dış piyasalarda önümüzdeki dönemde yaşanacak gelişmelerin, dışa bağlı bir ekonomik dengeye sahip olan
Türkiye'deki iç piyasayı birebir etkileyeceği kesindir.
Bu tabloya rağmen olumlu gelişmeler de mevcuttur.
Türkiye'nin özellikle
otomotiv sektöründe
üretim üssü olma yönünde hızlı adımlarla ilerlediği bilinen bir gerçektir.
Otomotiv, beyaz eşya, panel radyatör, gemi ve
boru üretimi gibi lokomotif sektörler de
Avrupa'nın birçok noktasından
Türkiye'ye doğru kaymaktadır. Bu kaymanın etkisi ile her geçen gün yassı çelik ihtiyacı artan
Türkiye'nin, yassı ürün ve türevlerinin üretiminde bulunduğu bölgede bir merkez olacağı kesindir.