Batı ülkelerinin uyguladığı yaptırımların Rus çelik sektörüne etkileri - 2. BÖLÜM

Perşembe, 30 Haziran 2022 16:10:00 (GMT+3)   |   İstanbul
       

Rusya’ya uygulanan eşi benzeri görülmemiş ve önümüzdeki dönemde de artması beklenen uluslararası yaptırımlar yerel üreticilerin ihracat kabiliyetlerini ciddi oranda etkiledi. Banka, ödeme, sigorta ve genel sevkiyat operasyonlarına ilişkin sorunlar ve müşterilerin itibari riskleri, Rusya çıkışlı ihracat fiyatlarının, kütük, slab, sıcak sac, hurda ve pik demir dahil her ürün segmenti için küresel piyasada referans olma özelliğini kaybetmesine yol açtı. Müşteri bulmakta, bağlantı yapmakta ve tüm detayları netleştirmede zorluk çeken Rus ihracatçılar, alıcılar muhtemel risk ve zararları telafi etmek istediklerinden normal piyasa fiyatlarının çok daha altından satış yapmak zorunda kalıyor. Asya başta olmak üzere bazı piyasalarında Rusya’ya karşı tavırları, “ikinci İran” niteliğinde, düşük fiyatlı bağlantılar ve tekliflerin piyasa dinamikleri üzerinde pek belirleyici bir etkisi olmuyor. Ancak Türkiye gibi bazı bölgelerde ise Rusya çıkışlı agresif fiyatlar piyasadaki genel durumu etkileyerek ilgili ürünler üzerinde baskı oluşmasına sebep oluyor.

Zaman geçtikçe ve yaptırımlar sıkılaştıkça, uluslararası alıcılar yaptırımlar konusunda daha temkinli davranmaya başladı ve Rusya’nın müşterisi azaldı. Yine de Rusya şu ana kadar, özellikle de sınırlı sayıda alternatif pazar bulunan ürünlerde, ihracat piyasalarındaki varlığını korumayı başardı.

Rusya çıkışlı slab satışları devam ediyor, ticaret rotası değişiyor

Rus yarı mamul tedarikçileri ihracat piyasasındaki varlığını sürdürüyor, ancak slab ve kütük segmentlerinde durum biraz farklı. Karadeniz’den yapılan slab ihracatı savaş nedeniyle önemli oranda yeniden şekillendi. Ukrayna ve Rusya uzun yıllardır AB ile Türkiye’ye slab tedarik ediyordu fakat artık durum değişti. Ukrayna şu anda istikrarlı bir ihracatçı olarak görülmüyor çünkü Rusya’nın işgali sonucu limanlara erişim sağlayamıyor. Buna ek olarak, Metinvest’in başlıca ticari slab üretim tesisleri Mariupol’da yer alıyor ve bu şehrin kontrolü şu an Ukrayna’da değil. Şirket Avrupa pazarına yaptığı sevkiyatların güzergâhını değiştirmeye çalışırken, Zaporizhstal slab üretiminde eski bir teknoloji kullandığı için slab ihracatının yeniden başlamasına şüpheyle bakılıyor.

Türkiye’ye 2021 yılında her biri yaklaşık 500.000 mt slab satmış olan bu iki ülke, bu pazarın başlıca tedarikçileriydi. Türkiye ilk başta Asya’dan çeşitli teklifler alıyordu ve bazı bağlantılar yapıldı, ancak başta henüz yaptırımlara tabi olmayan NLMK’dan olmak üzere, çoğunlukla Rusya’dan alım yapmaya devam ediyor. Donbas’ta bulunan Alchevsk’ten de bazı alımlar yapıldı. Genel olarak, Türkiye’de Rusya ile Donbas menşeli ürünler için önemli oranda indirimli fiyatlardan görüşmeler yapılıyor ve bu fiyatlar ile yerel sıcak sac fiyatları arasındaki fark yaklaşık 160-170$/mt seviyesinde.

AB’de birçok müşteri savaş başladıktan sonra, siparişlerin iptal olacağını ve gecikeceğini bilerek paniğe kapıldı. Aynı zamanda müşteriler, eksik kalan tonajlarını kapatmak adına Hindistan, Endonezya, Vietnam, Brezilya ve hatta Çin’den dahi birçok alım yaptı. Şu anda düzenli olarak slab ihtiyacı olan Avrupalı alıcılar Asya ve Brezilya’dan alım yapmaya çalışırken, bazıları AB’de Rusya’dan yarı mamul ithalatının nihai mamul ve hammaddelerin aksine yasaklanmamış olması nedeniyle Rus NLMK’dan alım yapmaya devam ediyor. Aynı durum, NLMK’nın Avrupa’da bulunan tesislerine en azından şimdilik Rusya’dan ayda yaklaşık 130.000-150.000 mt slab tedarik etmesine imkan sağlıyor. Rus Severstal ise başlıca hissedarına yönelik yaptırımların ardından Avrupa pazarından tamamen çekildi ve slab satışlarını Asya’ya çevirdi.

Asya pazarında Rusya çıkışlı slabın en büyük alıcısı Çin oldu ve bu ülkeye yapılan satışlar sadece geleneksel pazarlarını kaybeden Severstal tarafından değil aynı zamanda NLMK, Evraz ve MMK gibi büyük üreticiler tarafından gerçekleştirildi. Asyalı bir tüccar, “Çin’e sadece yuan bazında satış yapılabilir ama fiyatlar en düşük seviyelerde yer almalı,” dedi. Haziran sonu itibarıyla Rusya’dan Çin’e verilen slab teklifleri 530$/mt CFR seviyesinde yer aldı ve bu seviye bir ay önce 670-700$/mt CFR aralığından yapılan bağlantıların da 140-170$/mt altında. Piyasa oyuncuları fiyatların daha da düşeceğini düşünüyor. Öte yandan Tayvan’da belli bir miktar Rusya çıkışlı slab alımı gerçekleştirirken, Tayland ve Endonezya’ya da satışlar oldu. Fakat Güneydoğu Asya’da talep genel olarak düşük olduğu için bu ülkeler büyük alıcılar değildi.

Asya pazarı dışında Rus tedarikçiler genel olarak uzak ihracat pazarlarında varlıklarını koruyamasa da bu durum slab için geçerli olmadı. NLMK’dan Latin Amerika’ya Mayıs ayında en az iki satış gerçekleştirildi.

Rusya’nın kütük ihracatı yapabileceği satış rotaları git gide azalsa da tonajlar yüksek

Türkiye ve Mısır, yaptırımlara ve bu yaptırımların taşıdığı risklere rağmen Rusya’nın başlıca kütük alıcılarından oldu. Söz konusu ülkelerin uluslararası yaptırımları desteklememesi, farklı ödeme yöntemleri ve yaptırımları aşmanın yollarını bulması bu durumda etkili oldu. Tüm bunlara rağmen pek çok Türk üretici, Rusya ile ticari ilişki kurma riskini almak yerine hurda kullanımını artırarak kütük üretimini çoğaltmayı veya ticari kütük üretiminde kesintiye gitmeyi tercih etti. Ancak bu günlerde başlıca kütük alıcılarından olan haddecilerin İran veya diğer Asya çıkışlı kütük fiyatlarının yüksek olması karşısında ithalat yapabileceği başka bir alternatifi kalmadı. Türkiye’de yerel kütük tekliflerinin sayısı uzun bir süre sınırlı kaldı. Ancak yine de Ruslar'ın bu pazarda satış yapması kolay olmadı. Tedarikçiler indirim yapma, gemi bulma, sigorta yapma ve ödemeyi alma konularında baskı altında kalıyor. Bazı tüccarlar son zamanlarda Donbas çıkışlı dahil olmak üzere Rusya çıkışlı büyük tonajlı kütük satışları yapmaya başladı.

Rusya çıkışlı kütüğün çok düşük fiyatlardan satılması uzun mamul segmentindeki diğer fiyatları aşağı çekti. Bu ayın sonuna gelindiğinde, Türkiye’de ithal kütük ile inşaat demiri arasında fark ortalama yaklaşık 130$/mt, Mısır’da ise en az 230$/mt seviyelerinde yer alıyor. Her iki ülkede de kütükten inşaat demirine dönüşüm maliyetlerinin yaklaşık 60$/mt olduğu söyleniyor. Rusya çıkışlı kütük Mısır yanında Tunus gibi diğer Kuzey Afrika ülkelerine satılıyor ve bu durum bölgede rekabet ortamını zorlaştırıyor. Özellikle Türkiye dış piyasalara makul fiyatlardan kütük satışı yapmakta zorluk yaşadı ve bu nedenle geleneksel satış rotalarının dışına çıkmak zorunda kaldı.

Asya pazarında Rusya çıkışlı kütük diğer menşeli ürünlere kıyasla çok daha büyük indirimlerle satıldı. Bölgede Rusya çıkışlı kütük alımlarının ciddi anlamda azaldığı tek pazar Filipinler oldu. Bunun sebebi ülkenin ABD ile ciddi ilişkileri olması ve bankaların üreticilere Rusya’dan alım yapılırsa sonuçlarına katlanmak zorunda kalınacağı şeklinde tavsiye vermesi oldu. Savaş başladığında bazı bağlantılar gerçekleştirilmişti ama diğer tüm bağlantı söylentileri müşteriler tarafından reddedildi. Çin ve Tayvan, Rusya’nın en büyük kütük alıcıları olmaya devam etti ve Tayvan, dolar bazında akreditifli ödemeler gerçekleştirdi. Bu durum Asya pazarına yüksek tonajlı kütük satışları gerçekleştiren Evraz gibi büyük üreticilere üretimlerini çok azaltmama ve piyasadaki payını koruma konularında yardımcı oldu.

Ukrayna, Rusya veya Türkiye’den alım yapan Latin Amerika’da Rusya çıkışlı kütük bağlantısı duyulmadı. Sadece ödeme koşulları değil aynı zamanda 300$/mt’a varan navlun ücretleri bu pazarı Rusya için imkansız hale getirdi.

Rusya nihai mamul ihracatında sorun yaşıyor ve çoğunlukla sıcak sac ihraç ediyor

Rublenin değer kazanmasına ve dış piyasalara satış yapmakta sorun yaşamalarına rağmen Rus üreticiler nakit akışlarını artırmak amacıyla tonaj ve rota fark etmeksizin satış yapma çabalarına devam ediyor. Uzun mamul üreticileri, savaş öncesinde Rusya’dan dış piyasalara büyük tonajlı inşaat demiri ile filmaşin satışı yapılmadığını ve alıcıların Türkiye, Körfez ve Asya ülkeleri gibi alternatif tedarik rotaları olduğunu göz önünde bulundurarak nihai mamul satışları yerine kare kütük satışlarına yöneldi. Bu nedenle son aylarda Rusya’nın nihai mamul ihracatını çoğunlukla sıcak sac oluşturdu. Türkiye ve Kuzey Afrika yanında Asya ülkeleri alternatif satış rotaları olarak dikkat çekiyor. Satıcıya göre değişiklik göstermesine rağmen Türkiye, Rusya’nın başlıca satış rotaları arasında yer aldı. Finansal ve diğer kısıtlamalar uygulanmasına rağmen NLMK doğrudan yaptırım listesine dahil edilmediği için Türkiye’ye indirimli fiyatlardan nispeten kolay bir şekilde satış yapabiliyor. Severstal satışlarda daha fazla zorluk yaşıyor ve şirketin fiyatları ancak NLMK’nın fiyatlarının en az 20-30$/mt ve Türkiye’deki yerel fiyatların yaklaşık 50-70$/mt altında yer alırsa kabul görüyor. Piyasa kaynakları, MMK’nın Türkiye’de yer alan bağlı kuruluşu MMK Metalurji’ye ürün sevkiyatı yaptığını ve şirket dışına satış yapamadığını söyledi. Aynı kaynaklar, “Teknik olarak aynı şirket oldukları için MMK, MMK Metalurji’ye aylık yaklaşık 100.000 mt sıcak sac sevk edebiliyor,” dedi.

Asya, bölgedeki çoğu ülkenin uluslararası yaptırım uygulamaması veya bu yaptırımları desteklememesine bağlı olarak Rus sıcak sac ihracatçıları açısından en cazip satış rotası olarak öne çıkıyor. Ancak yerel haddecilerin Çin çıkışlı ucuz hammadde alımı yapıp kaplamalı çelik olarak ABD’ye satış yapması suçundan ceza yiyen Vietnam gibi daha büyük piyasalar ikincil yaptırımlardan endişe duydukları için Rusya’dan sıcak sac alımlarına yanaşmıyor. Sonuç olarak Rusya sadece Asya’daki bazı piyasalara satış yapabiliyor ancak bunun da sürdürülebilir olduğu düşünülmüyor. Geçtiğimiz aylarda, Severstal, yeni getirilen ihracat vergilerinin de etkisiyle, Hindistan’a büyük indirimlerle 30.000 mt’luk iki sıcak sac kargosu sattı. Yine yakın zaman önce 30.000 mt’luk başka bir kargo da Endonezya’ya satıldı. NLMK’nın da Nepal’e 45.000 mt satış yaptığı bildiriliyor. Pakistan ve Çin’de de ucuz Rusya çıkışlı sıcak sac teklifleri duyuldu.

Sonuç

Rusya’nın çelik ihracatına yönelik yaptırımların etkilerine dair genel görüş, yaptırımların etkisinin şimdilik sınırlı olduğu ve ülkenin satış hacmini önemli oranda düşüremediği yönünde. Bir piyasa kaynağı bu durumu, “Rusya'nın çelik ihracatı devam ediyor, yaptırımlar satışları durdurmadı,” şeklinde özetledi. Ancak yaptırımlar, ülkenin satış işlemlerini görüşmelerden ödemeye kadar her alanda gözle görülür biçimde değiştirdi ve Rusya çelik ihracat sevkiyatlarında sorunlar yaşıyor. Buna ek olarak, bazı müşterilerin diğer ülkelere kıyasla daha düşük fiyatları olması nedeniyle Rusya’dan alımlarını artırmasıyla birlikte ülkenin satış rotaları değişirken, başta Avrupa olmak üzere bazı bölgelerdeki alıcılar Rusya’dan alım yapmıyor. Yaptırımlar en az hammadde satışlarını etkilerken, müşterilerin daha çok alternatife sahip olduğu nihai mamul segmentindeki satışlar daha fazla etkilendi.

Rusya’nın Ukrayna’ya karşı açtığı savaşın üzerinden dört ay geçmesinin ardından, piyasa yeni koşullara uyum sağladı ancak ABD ile Avrupa tarafından uygulanabilecek yeni yaptırımlar gelecekte ticaret rotasının daha fazla değişmesine yol açabilir. Şu anda net olan şey, Rusya’yla artık “her zaman olduğu gibi” ticaret yapılamayacağı.


Benzer Haber ve Analizler

Türkiye'nin çelik ihracatı ilk on ayda %6,6 düştü

02 Ara | Çelik Haberler

Türkiye'nin ekim ayı ham çelik üretimi yılın en yüksek seviyesinde

14 Kas | Çelik Haberler

Türkiye’nin çelik ihracatındaki gerileme eylülün ilk yarısında da sürdü

17 Eyl | Çelik Haberler

ABD’nin hurda ihracat fiyatları düştü

03 Haz | Hurda ve Hammadde

Türkiye’nin çelik ürün ithalatı ocak ayında %19,1 arttı

29 Mar | Çelik Haberler

WSD’den Stratejik İncelemeler IX: Korelasyon katsayıları çelik fiyat ilişkilerine ışık tutuyor

22 Mar | Çelik Haberler

ASEAN yarı mamul ithalatı 2012 ocak-eylül döneminde %35 arttı

06 Şub | Çelik Haberler

Metinvest şirketleri ocak-haziran döneminde nihai çelik üretimini artırdı

26 Ağu | Çelik Haberler

Erdemir ilk çeyrekte karını ve satışını artırdı

09 May | Çelik Haberler

Yüksek kapasiteyle çalışan Erdemir 2010 yılında 796 milyon TL kar kaydetti

15 Mar | Çelik Haberler