SteelOrbis Piyasa Sohbetleri: Türk çelik sektörü sıcak sac soruşturmasını tartışıyor

Cuma, 15 Mayıs 2015 15:14:17 (GMT+3)   |   İstanbul
       

SteelOrbis tarafından 2011 yılından beri düzenlenen Piyasa Sohbetleri Toplantısı'nın bu yılki ikinci ayağı 14 Mayıs Perşembe günü İstanbul, Limak Eurasia Otel'de gerçekleşti. Türkiye demir çelik sektöründen 200'ü aşkın piyasa temsilcisinin bir araya geldiği toplantıda, sektör katılımcılarını yakından ilgilendiren korumacılık önemleri konusu detaylı bir şekilde masaya yatırıldı.

28 Ocak 2015 tarihli Resmi Gazete'de Ekonomi Bakanlığı'nın Türkiye'nin Çin, Fransa, Japonya, Romanya, Rusya, Slovakya ve Ukrayna'dan ithal ettiği sıcak haddelenmiş yassı çeliğe ilişkin antidamping soruşturması başlattığı duyurulmuştu. Piyasa Sohbetleri'nde de Çelik İhracatçıları Birliği (ÇİB) Yönetim Kurulu Başkanı Namık Ekinci, Türkiye Çelik Üreticileri Derneği (TÇÜD) Genel Sekreteri Dr. Veysel Yayan, Çelik Boru İmalatçıları Derneği (ÇEBİD) Genel Sekreteri Mehmet Zeren ve Borçelik Genel Müdürü Kerem Çakır bu konuyla ilgili değerlendirmelerini paylaştı.

Dr. Veysel Yayan: "İç piyasayı korumak için antidamping soruşturması açmak zorundayız"

Toplantıda TÇÜD Genel Sekreteri Dr. Veysel Yayan, Türk çelik üreticilerinin yapısal bir bozukluktan kaynaklanan sıkıntısı olmadığını belirterek, temel sorunun özellikle Çin tarafından dampingli ürünlerin piyasaya girmesi ve her segment için bir tehdit oluşturması olduğuna dikkat çekti. Türkiye'nin 18 milyon mt'a yaklaşan yassı çelik üretim kapasitesini kullanmakta güçlük çekildiğini belirten Yayan şu açıklamalarda bulundu: "İlk başlarda Çin'de çelik üretim ile tüketimi paralel gittiği için bize bir şey olmaz sandık. Fakat son noktada Çin'in geldiği üretim hacmine karşılık tüketimi düşmeye başladı. Önümüzdeki yıllarda kapasiteyi azaltmaya çalışacağız diyorlarsa da kapasiteyi azaltma değil, artışı yavaşlatma eğilimi içindeler. Kendi aralarındaki rekabetten dolayı fiyat düşürmek zorunda olduklarını söylüyorlar ama bizim bunu kabul etmemiz mümkün değil. Bu yılın ilk çeyreğinde Çin'den yapılan çelik ithalatımız yıllık bazda %284 artışla 567 bin metrik tona ulaştı. Durum böyleyken antidamping soruşturması açmaktan başka çaremiz yok. Çelik tüketen sektörler daha düşük maliyetlerle çalışmak istiyorlar ama bugün çelik sektörümüze yapılanı makul görürsek yarın kullanan sektörlere aynı şey yapıldığında söyleyecek sözümüz kalmaz."

Mehmet Zeren: "Damping iddiası gerçekçi değildir"

ÇEBİD Genel Sekreteri Mehmet Zeren ise panelde yaptığı konuşmada, Türk yassı çelik üreticilerin sorununun dampingli ürün ithalatından kaynaklanmadığını ve açılan davanın gerçekçi olmadığını söyledi. Zeren: "Bu yılın ilk çeyreğinde Türk üreticilerin Çin'den yaptığı ithalattaki artışın sebebi, geçtiğimiz yılın eylül ve ekim aylarında yapılan bağlantıların yeni ulaşmış olmasından kaynaklanıyor.  Öte yandan, 2014 yılının ilk yarısına baktığımızda Türk üreticilerin bu ürünlerle ilgili yapmış olduğu ihracatta, fiyatların ithalat fiyatlarına paralel gittiği görülmektedir. Bu yüzden damping yapıldı şeklinde bir iddia bize göre gerçekçi değildir. Türk çelik sektöründe asıl sorun üretim şeklinden kaynaklanıyor. Şu anda cevherden üretim yapan entegre tesislerin rekabetçilik konusunda hiçbir sıkıntısı yok ama hurdadan üretim yapan elektrik ark ocaklı tesisler ya zararına ya maliyetine satış yapıyor. Bunun çözümü için belli bir dönem yassı çelik üreticileri üzerindeki slab ithalat vergisi kaldırılabilir ve böylece rekabetçilik artabilir. Şu anda sektörde zaten gümrük vergisi varken ilave bir antidamping vergisi getirmek, bu ürünü hammadde olarak kullanan bizim gibi sektörler için ciddi sorunlar yaratır" şeklinde konuştu.

Konuyla ilgili görüşlerini dile getiren ÇİB Yönetim Kurulu Başkanı Namık Ekinci ise, "Tüm dünyada 42 ülkeden Çin'e çelik sektörü ürünlerini de kapsayan toplamda 740 tane dava açılmış. Biz de sanayicimizi haksız fiyatlandırmadan korumalıyız. Onun dışında adil yollarla yapılan ithalatla bir sorunumuz yok" dedi.

Öte yandan Borçelik Genel Müdürü Kerem Çakır, soruşturma kapsamındaki ithalatın hepsinin dampingli olduğunu söylemenin büyük bir iddia olduğunu ifade etti. Damping söz konusu olduğunda bir zarardan da bahsetmek gerektiğini söyleyen Çakır, "Soruşturmaya baktığımızda, Türkiye'deki yassı çelik üretiminin %60'ını oluşturan Ereğli fabrikalarının dünya genelinde kar açısından rekora koştuğunu görüyoruz. Geri kalan %40'lık elektrik ark ocaklı tesislere baktığımızda ise, burada yaşanan sıkıntıların dampingli ithalat nedeniyle mi yoksa seçilen teknoloji veya teknolojinin getirdiği yüksek malzeme girdisiyle ilgili olup olmadığı bir soru işaretidir" dedi.


Benzer Haber ve Analizler

Çinli sıcak rulo sac üreticileri ihracat tekliflerini değiştirmedi, kabul görebilir fiyatlar 5$/mt yükseldi

30 Nis | Yassı Ürünler ve Slab

IREPAS üreticiler komitesi: Düşük talep ve Çin’in ihracatı küresel piyasa üzerinde ciddi bir baskı oluşturuyor

30 Nis | Çelik Haberler

EUROFER: AB’nin nihai mamul ihracatı Ocak-Şubat döneminde %2 azaldı

30 Nis | Çelik Haberler

EUROFER: AB’nin Türkiye’den çelik ithalatı Ocak-Şubat döneminde sertçe yükseldi

30 Nis | Çelik Haberler

Brezilya çıkışlı sıcak rulo sac fiyatları hafifçe arttı

30 Nis | Yassı Ürünler ve Slab

Şili’nin görünür çelik türetimi 2023 yılında yükseldi

30 Nis | Çelik Haberler

Çin çıkışlı levha fiyatları yukarı yönlü

29 Nis | Yassı Ürünler ve Slab

Hindistan’da yerel soğuk rulo sac fiyatları alımların durması sebebiyle gevşedi

29 Nis | Yassı Ürünler ve Slab

Hindistan’da yerel sıcak rulo sac fiyatları üreticilerin resmi olmayan bir artış yapmasıyla yukarı yönlü

29 Nis | Yassı Ürünler ve Slab

ABD yassı mamul piyasası zayıf ekonomik göstergeler sebebiyle aynı kaldı

29 Nis | Yassı Ürünler ve Slab