Enerji Ekonomisi ve Finansal Analiz Enstitüsü (IEEFA), Hindistan’dan gelen kömür talebinin Avustralya’nın metalürjik kömür ihracatını desteklemeye devam edeceği yönündeki iyimserliğin giderek azaldığını belirtti.
Rapora göre Hindistan, enerji güvenliğini stratejik öncelik haline getirdi ve bu değişim şimdiden ticaret akışlarını yeniden şekillendirdi. Hint çelik üreticileri daha düşük fiyatlı Rusya çıkışlı metalürjik kömüre yöneldi ve kömür harmanlama oranlarını da buna göre ayarlamaya başladı. ABD, Mozambik, Rusya üzerinden Moğolistan ve potansiyel olarak Kanada’dan yapılan sevkiyatların da Hindistan pazarında payı giderek artıyor.
Dolayısıyla yaşanan bu değişimin Avustralya’yı doğrudan olumsuz etkilediği dile getirildi. Hindistan’a yapılan kömür ihracatı 2021 yılından bu yana düşmeye devam ederken, ihracatın yalnızca 2024 yılında %11 azaldığı görüldü. Bu trendin, Çin’in 2019 yılında uygulamaya aldığı resmi olmayan ithalat yasağının ardından henüz tam olarak toparlanamayan Avustralyalı ihracatçılar üzerindeki baskıyı daha da artırdığına dikkat çekildi.
Enerji güvenliği ve teknolojik değişimler talebi yeniden şekillendiriyor
IEEFA, Hindistan’ın kendi metalürjik kömür rezervleri olduğunu ve kendine yeterlilik politikası kapsamında üretimini artırmaya çalıştığını ifade etti. 2024 yılında termal kömür üretimi 1 milyar mt seviyesini aşan Hindistan’ın, ithalata olan bağımlılığını daha da azaltmak için şimdi de metalürjik kömür üretimine odaklandığını kaydetti.
En önemli konunun ise teknolojikler değişimler olduğu vurgulandı. Hidrojen bazlı doğrudan indirgenmiş demir ve hurda geri dönüşüm teknolojilerinin, maliyet açısından rekabetçi ve güvenli alternatifler olarak ivme kazandığı aktarıldı. BloombergNEF’in tahminlerine göre yeşil hidrojen, 2030’lu yıllarda Hindistan ve Çin’de maliyet açısından rekabetçi hale gelecek ve kömür bazlı çelik üretiminin hakimiyetini zayıflatacak.
Ayrıca Hindistan’ın önde gelen çelik üreticilerinin stratejilerini bu değişime göre ayarladığı belirtildi:
- Tata Steel, 2045 yılına kadar net sıfır hedeflerine ulaşmayı hedefliyor.
- Jindal Steel, 2047 yılına kadar emisyonlarını sıfırlamayı planlıyor.
- JSW Steel, 2050 yılına kadar karbonsuzlaşmayı taahhüt ediyor.
Söz konusu üreticilerin emisyonlarını, Hindistan’ın ulusal karbonsuzlaşma hedefleri öncesinde sıfırlama yönündeki planlarının kömür bazlı üretimden uzaklaşılan yapısal bir değişime işaret ettiğinin altı çizildi.
Avustralya’nın ihracat tahminlerindeki aşağı yönlü risk artıyor
Tüm bunlara rağmen BHP ve Whitehaven Coal gibi Avustralyalı madenciler halen iyimser olduklarını ve küresel arzdaki düşüşün fiyatları desteklediğini söylemeye devam ediyor. Avustralya hükümetinin ihracat tahminlerinde Hindistan’dan gelen talebin uzun vadede güçlü seyredeceği varsayılıyor.
IEEFA, bu beklentilerin aşırı iyimser olduğunu vurguladı. Yüksek fiyatların, yatırımcıları rahatlatmak yerine fiyat hassasiyeti olan Hindistan’ın hidrojen ve hurda bazlı çelik üretimine geçişini hızlandırabileceğini dile getirdi.
IEEFA’dan Simon Nicholas, “Söz konusu Hindistan’ın metalürjik kok talebi olduğunda Avustralyalı madenciler hem kısa hem de uzun vadede aşağı yönlü risklerle karşı karşıya. Hindistan’ın enerji güvenliğine verdiği önceliğin artması ve çelik sektörünün karbonsuzlaşma planları, iyimser beklentilerin riskli olduğunu açıkça gösteriyor,” ifadelerini kullandı.
