BigMint’in geçici verilerine göre Hindistan’ın demir cevheri ithalatı, 2025'in ilk 11 ayında 10 milyon mt eşiğini aşarak 10,6 milyon mt seviyesinde gerçekleşti ve son yılların en yüksek seviyelerine yaklaştı. Bu miktarın 9 milyon mt’luk kısmını toz ve parça cevher, kalan 1,55 milyon mt’luk kısmını ise pelet ithalatı oluşturdu.
Söz konusu rakamlar 2018’den bu yana kaydedilen en yüksek seviyeye, yani yedi yılın zirvesine işaret ediyor. Yıllık bazda 10 milyon mt eşiğinin aşılması da bu zamana kadar üçüncü kez gerçekleşmiş oluyor. 2018 yılında Odisha’daki bazı madenlerde üretimin askıya alınması ithalattaki sert artışı tetiklemişti.
2025’in ilk 11 ayında ithalatçılar arasında 8,7 milyon mt ile JSW Steel ilk sırada yer aldı. AOne Steel, Balaji Malt gibi diğer ithalatçılar JSW’yi takip etti. Hindistan’ın demir cevheri tedarikçileri arasında Brezilya 4,2 milyon mt ile ilk sırayı alırken, Umman 2,5 milyon mt ile ikinci ve Avustralya 1,5 milyon mt ile üçüncü sırayı aldı.
Pelet ithalatında ise Suryadev 220.000 mt alım yaparak ilk sırada yer alırken, ardından Delta Global geldi. Tedarikçi ülkelere bakıldığında Umman 1,5 milyon mt ile en büyük tedarikçi oldu ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) onu takip etti. Piyasa kaynakları İran çıkışlı peletlerin ise yıl boyunca ülkenin batı ve güneyindeki tesisler tarafında tercih edildiğini belirtti.
Demir cevheri ve pelet ithalatı neden arttı?
• Yurt içi üretimdeki sınırlı artış: Hindistan’ın demir cevheri üretimi Ocak-Ekim 2025 döneminde yıllık bazda %1,6 artışla 237 milyon mt seviyesine yükselirken, aynı dönemde ham çelik üretimi yıllık %10-12 artarak 135,3 milyon mt oldu. Demir cevheri üretimindeki sınırlı artış, çelik üretimindeki güçlü büyümeyi karşılamaya yetmediği için yerel arzdaki açık kısmen ithalatla kapandı. Brezilyalı madencilik devi Vale, Çin’de çelik üretimi ve demir cevheri talebindeki kademeli gerileme sonucu Hindistan’ın önemli bir hedef pazar haline geldiğini vurguladı. Vale üretimi yüksek tenörlü cevheriyle Hindistan’daki daha düşük kaliteli malzemenin birlikte kullanılması her iki pazar için de fırsat yaratıyor.
2025 yılında demir cevheri talebin yerel üretimi aşması, yüksek tenörlü cevher bulunabilirliğini sınırladı. İhaleye çıkarılan madenlerden üretimin gecikmesi, uzun süren muson yağışları ve güçlü talep de yerel arzı daraltarak üreticileri ithalata yöneltti. Limanlara yakın tesisler, özellikle yüksek iç lojistik maliyetleri nedeniyle ithalatı en uygun seçenek olarak gördü.
• Kalite gereklilikleri: Yerel demir cevherinin nispeten yüksek miktarda alümina ve silika içermesi, Brezilya menşeli cevhere kıyasla, sinterleme ve yüksek fırın verimliliğini olumsuz etkiledi. Bu nedenle üreticiler ithal cevhere yöneldi. Ayrıca ithal %65 tenörlü, düşük alümina içerikli pelet, yerel pazarda sunulan %62,5-63 tenörlü pelete kıyasla daha cazip hale geldi.
• Pelet ithalatındaki artış: Bölgesel arzdaki düşüş ve yüksek yerel sevkiyat maliyetleri pelet ithalatını yukarı çekti. Bellary ve Odisha bölgelerinde uygun kalite cevher bulunabilirliğinin sınırlı olması da pelet üretimini olumsuz etkiledi. Ülkenin orta bölgelerinden batı bölgelerine olan taşımacılıkta yüksek navlun maliyetleri ithalatı cazip kılan bir diğer faktör oldu.
Beklentiler
NMDC başta olmak üzere Hint çelik üreticileri, yüksek tenörlü konsantre ve pelet üretimini artırmayı planlarken, yüksek tenörlü cevher rezervlerinin hızla tükenmesi orta vadede ithalat ihtiyacını gündemde tutuyor. Enerji verimliliğinin artırılması ve çelik kalitesinin yükseltilmesine yönelik hedefler de ithalatı destekleyen unsurlar arasında yer alıyor.
Öte yandan ihaleye çıkarılan 138 maden sahasından yalnızca 37’sinin faaliyete geçmiş olması, hükümeti reformlar çalışmaya yöneltti. Bu düzenlemelerin yerel üretimi artırarak ithalat ihtiyacını zamanla azaltması bekleniyor.
Kaynak: BigMint
