Ecomondo 2025: Avrupa çelik sektörü karbonsuzlaşma hedefleri için ekonomik sürdürülebilirlik arayışında

Pazartesi, 10 Kasım 2025 13:13:22 (GMT+3)   |   Brescia

4-7 Kasım tarihleri arasında İtalya’nın Rimini şehrinde gerçekleştirilen uluslararası Ecomondo 2025 fuarında ağırlıklı olarak karbonsuzlaşma, enerji ve hammadde gibi konular ele alınırken, düşük emisyonlu çelik hedeflerinin karşısında maliyetler, teknolojik yeterlilik ve yasal düzenlemeler gibi zorluklar olduğu belirtildi.

Avrupa çelik sektörünün düşük karbon emisyonlu üretime geçişi, kıtanın sanayi dönüşümündeki en karmaşık dönüm noktalarından birini temsil ediyor. Ecomondo 2025 kapsamında düzenlenen konuşmaların birinde uzmanlar, analistler ve sektör temsilcileri, çelik sektörünün karbonsuzlaşma sürecinde kaydedilen ilerlemeleri, hedefleri ve ekonomik etkileri değerlendirdi. Piyasa oyuncularına göre yeşil çelik üretmek yalnızca çevresel etkileri azaltmak anlamına gelmekle kalmayıp aynı zamanda teknolojiden enerji tedarikine, finansal ve ticari modellere kadar tüm üretim yapısını kökten değiştirmeyi gerektiriyor.

Küresel karbonsuzlaşma haritası

Konuşmalarda sıfır emisyona ulaşma yarışının artık küresel bir sürece dönüştüğü vurgulandı. Dünyadaki çelik üretiminin %80’inden fazlası, halihazırda net sıfır hedefi belirlemiş ülkelerden geliyor ve Avrupa ile Doğu Asya bu dönüşümde öncü konumda. Avrupa Birliği 2050 yılına kadar karbon salımını sıfıra indirmeyi hedeflerken, ABD, Japonya ve Güney Kore de benzer hedefler benimseniyor. Küresel çelik üretiminin yarısından fazlasını karşılayan Çin ve Hindistan ise karbon piyasalarını genişletiyor ve yeşil çelik sınıflandırmaları kapsamında yeni politikalar geliştiriyor.

Rusya ve İran ise bu ortak karbonsuzlaşma hedeflerinin dışında kalmış durumda.

Üç kritik dayanak: Teknoloji, enerji ve hammadde

Çelik sektörünün ekolojik dönüşümü için köklü bir teknolojik yenilenme gerektiği ifade edildi. Ancak karbonsuz çözümler henüz sanayi ölçeğinde olgunluğa ulaşmadı ve üretim maliyetleri geleneksel süreçlere kıyasla hâlâ oldukça yüksek.

Yüksek fırınların elektrik ark ocaklarıyla değiştirilmesi elektrik talebinde keskin bir artışa yol açacak. Bu nedenle enerjinin hem yenilenebilir hem de rekabetçi fiyatlı olması gerekiyor. Aynı zamanda doğal gazın yerine geçmesi planlanan yeşil hidrojen tedarik zincirinin geliştirilmesi de hayati önem taşıyor ancak bu yolda da henüz tam ölçekli bir uygulama aşamasına ulaşılmış değil.

Hammadde tarafında ise yüksek tenörlü demir cevheri ve kaliteli hurda arzı sınırlı kalmaya devam ediyor. Bu durum kaynaklar için rekabeti artırabilir ve geleneksel çelik ile düşük emisyonlu çelik arasındaki fiyat farkını genişletebilir.

Yatırımlar ve düzenlemeler: Geçiş süreci istikrar istiyor

Konuşmalarda değinilen analizlere göre Avrupa çelik sektörünün tam anlamıyla karbonsuzlaşması için 60 ila 85 milyar € arasında yatırım yapılması gerekiyor. Yani yıllardır zayıf kâr marjları ve durağan talep ortamıyla mücadele eden çelik sektörü şimdi de tarihindeki en büyük teknolojik dönüşümü finanse etmek zorunda.

Konuşmacılar ayrıca istikrarlı ve tutarlı bir yasa çerçevesinin önemini vurguladı. AB’nin Emisyon Ticaret Sistemi ve karbon hesaplamalarına ilişkin kuralların sürekli olarak değişmesi yatırım planlarının onlarca yıl sürdüğü bu sektörde belirsizlik yaratma riski taşıyor.

Geri dönüşüm ve döngüsellik için somut katkı gerekiyor

Geri dönüştürülmüş çeliğin karbonsuz üretime geçişte hem ölçeklendirilebilir hem de hemen uygulanabilir bir yöntem olduğu ifade edildi. Fuarda sağlanan veriler İtalya’da çelik ambalaj geri kazanımının çevresel ve ekonomik açıdan önemli faydalar sağladığını ortaya koydu. Verilere göre 2000-2024 yılları arasında 1,4 milyar € değerinde malzeme geri dönüştürüldü ve 500.000 mt’un üzerinde karbon salımı önlendi.

Bu sonuçlar döngüsel bir çelik endüstrisinin birincil hammaddeye bağımlılığı azaltarak ve üretim döngüsündeki kaynakların değerini azami seviyeye çıkararak emisyon azaltma hedeflerine doğrudan katkıda bulunabileceğini gösteriyor.

Avrupa’da daha sürdürülebilir bir çelik sektörüne doğru

Avrupa çelik sektöründeki karbonsuzlaşma süreci devam etse de belirsizliklerin sürdüğü de açık şekilde görüldüğü, bu geçiş sürecinde teknolojik yenilik, ekonomik sürdürülebilirlik ve doğru politikalar arasında hassas bir denge kurulması gerektiği ifade edildi.

Ecomondo’daki konuşmalarda vurgulandığı üzere amaç yalnızca sıfır emisyonlu çelik üretmek değil, büyümeyi, çevresel sorumluluğu ve enerji güvenliğini birleştiren, uzun vadede rekabet gücünü koruyabilecek bir sanayi modeli inşa etmek.


Benzer Haber ve Analizler

Türkiye’de Baltık çıkışlı hurda fiyatları yatay, piyasa zirveyi görmüş olabilir

11 Kas | Hurda ve Hammadde

Tokyo Steel Kanto ihalesinin ardından yerel hurda alım fiyatlarını artırdı

11 Kas | Hurda ve Hammadde

Japonya’da Kanto hurda ihalesinde fiyatlar 4$/mt yükseldi

11 Kas | Hurda ve Hammadde

ABD’de Ohio Vadisi ve Kuzeydoğu bölgesinde Kasım ayı hurda fiyatları çoğunlukla değişmedi

11 Kas | Hurda ve Hammadde

Türkiye’de deep sea hurda fiyatları son bağlantılarda güçlü kaldı

10 Kas | Hurda ve Hammadde

Shagang hurda alım fiyatlarını 4,2$/mt düşürdü

10 Kas | Hurda ve Hammadde

Türkiye’de yerel hurda alım fiyatları yükselişte

07 Kas | Hurda ve Hammadde

Küresel hurda piyasasına bakış: Türkiye ithal hurda piyasası fiyatların artmasıyla ivme kazandı, Asya’da tayfunlar ve ...

07 Kas | Hurda ve Hammadde

Tayvan ithal hurda piyasasında ABD çıkışlı fiyatlar güçlü seyrini koruyor, Japonya’dan hala teklif yok

07 Kas | Hurda ve Hammadde

Vietnam hurda ve çelik piyasaları art arda gelen tayfunlarla sessizliğe büründü

07 Kas | Hurda ve Hammadde





iLab Ventures
Kariyer.net  -  Sigortam.net  -  Arabam.com  -  Cimri  -  Emlakjet  -  Endeksa  -  HangiKredi  -  Neredekal.com  -  Chemorbis