ABD merkezli çelik üreticisi Insteel Industries, Inc., 27 Eylül 2025 tarihinde sona eren 2025 mali yılı dördüncü çeyreğine ilişkin finansal sonuçlarını açıkladı.
Şirketin net kârı, geçen yılın aynı döneminde kaydedilen 4,7 milyon $’dan 14,6 milyon $’a yükseldi. Insteel, yaptığı açıklamada, 2025 mali yılı dördüncü çeyrek sonuçlarının, satış fiyatları ile hammadde maliyetleri arasındaki farkın genişlemesi ve inşaat demiri sevkiyatlarındaki artış sayesinde iyileştiğini ancak artan satış giderleri ile genel ve idari giderlerin (özellikle teşvik planı maliyetlerindeki yükselişin) bu artışı kısmen dengelediğini belirtti.
Net satışlar, ortalama satış fiyatlarındaki %20,3’lük artış ve sevkiyat hacmindeki %9,8’lik yükselişin etkisiyle, bir önceki yılın aynı çeyreğindeki 134,3 milyon $’dan %32,1 artışla 177,4 milyon $’a ulaştı. Şirket, çeyrek dönemdeki sevkiyatların yılın başında tamamlanan satın alımların ek katkısı ve temel inşaat piyasalarında talebin giderek toparlanması sayesinde arttığını belirtti. Sevkiyatlar çeyreklik bazda %5,8 gerilerken, ortalama satış fiyatları %4,7 yükseldi.
Insteel Başkanı ve CEO’su H.O. Woltz III, “Dördüncü çeyreğimi oldukça güçlü geçirdik. Operasyonel iyileşmelerin sürmesi ve temel pazarlarımızdaki istikrarlı talep bu performansı destekledi. Bahsi geçen çeyrek boyunca, üretimi kısıtlayan hammadde tedarik sorunlarıyla uğraştık ancak dönem sonuna kadar teslim süreleri mevsim normallerine dönmedi. Ana hammaddemiz olan sıcak haddelenmiş filmaşin arzı, iç üretimdeki artış ve önemli ölçüdeki ithalat sayesinde anlamlı şekilde iyileşti. Hammadde sıkışıklığının ortadan kalkması, üretimi müşteri talebiyle daha iyi uyumlu hale getirmemizi ve yılı kapatırken teslim sürelerini kısaltmamızı sağladı. 2026 mali yılına girerken, pazar koşulları genel olarak güçlü ve istikrarlı ancak konut inşaatı büyük ölçüde yıl boyunca durgun kaldı. Son satın almalarımız 2025 mali yılı sonuçlarımıza anlamlı katkı sağladı ve sevkiyat hacimlerini artırarak kilit pazarlardaki rekabet gücümüzü pekiştirdi. Bununla birlikte, müşteri güveni ve talep üzerinde baskı oluşturabilecek makroekonomik koşulları yakından izliyoruz. Yine de 2026’ya temkinli bir iyimserlikle yaklaşıyor, uzun vadeli stratejimize güveniyoruz ve pazardaki konumumuzdan memnuniyet duyuyoruz,” ifadelerini kullandı.