Brezilyalı madenci ve çelik üreticisi Vale 2020 yılının ilk çeyreğine ilişkin mali sonuçlarını açıkladı. Şirket, ilk çeyrekte geçen yılın aynı çeyreğinde kaydedilen 1,64 milyar $ net zarara ve bir önceki çeyrekte kaydedilen 1,5 milyar $ net zarara kıyasla 239 milyon $ net kar elde ettiğini bildirdi. Şirketin satış geliri ise söz konusu dönemde yıllık bazda %15, çeyreklik bazda %30 düşerek 6,97 milyar $ seviyesinde kaydedildi. Vale net kar elde etmesini bir önceki yılın son çeyreğinde yapılan tek seferlik harcamalara bağladı.
Söz konusu dönemde, Vale’nin AVFÖK'ü bir önceki yılın son çeyreğinde kaydedilen 3,5 milyar $ AVFÖK’e kıyasla düşüş göstererek 2,88 milyar $ olurken, AVFÖK marjı bir önceki çeyrekte kaydedilen %35’ten %41’e yükseldi.
Vale, bu yılın ilk çeyreğinde açıklanan yatırım seviyesinin yıl içinde düşmesinin beklendiğini ve yatırımların devamlılığının büyük ölçüde Corona virüsü salgını ile ilgili gelişmelere bağlı olduğunu belirtti. Bu sebeple ve para biriminin değer kaybetmesi nedeniyle şirket sermaye harcamalarını bu yıl 5 milyar $’dan 4,6 milyar $’a düşürmeyi planlıyor. Vale ayrıca sermaye harcamalarını daha da düşürebileceğini belirtti ve şirketin bu harcamaları 2021 yılında yapması muhtemel olduğundan, revizyonun tasarruf olarak görülmemesi gerektiğini bildirdi.
Vale, Çin’in çelik talebinin çoğunlukla inşaat sektöründen geldiğini ve uzun ürünlere yönelik olduğunu belirtti ve azalan küresel ticaret ile düşen çelik ürün talebi nedeniyle yassı çelik talebinin de zayıf seyrettiğini bildirdi. Ancak, Vale inşaatın çelik talebiyle daha fazla bağlantı içinde olması sebebiyle inşaat sektörünün yassı piyasasındaki zayıflığı telafi etmesini bekliyor.
Vale karantina önlemleri nedeniyle artan duruşların şirketin üretim seviyesini olumsuz etkileyebileceğini ve incelemeler, değerlendirmeler ve ruhsatlardaki gecikmeler sebebiyle durdurulan demir cevheri madenlerini yeniden faaliyete sokmayı erteleyebileceğini bildirdi. Şirket, Avrupa’da imalatın Mayıs ayında yeniden başlamasının beklendiğini ancak tüketici talebinin ve ticaret akışının nasıl toparlanma göstereceği konusunda belirsizlikler olduğunu belirtti.
