SteelOrbis 15. Yıllık İnşaat Demiri ve Filmaşin (RWR) Konferansı 22 Ocak tarihinde Las Vegas’taki Caesars Palace Hotel and Casino’da gerçekleşti. Yaklaşık 120 tüccar, yönetici ve piyasa oyuncusunun katıldığı konferansta inşaat sektörünün görünümü ve inşaat demiri ile filmaşin piyasasına yönelik 12 aylık beklentiler konuşuldu.
Bu yılın konuşmacıları arasında Amerika Demir ve Çelik Enstitüsü eski Baş Ekonomisti Michael Uhrich, Kratos Building Products Başkanı ve CEO’su Brad Martin ve Heico Companies’in Küresel Çelik Tedarik Direktörü Patricio Pimentel yer aldı.
Etkinliğin moderasyonunu bu yıl da SteelOrbis Amerika İçerik Yöneticisi Katie Memmel üstlendi.
Konferansın ilk konuşmasını yapan Uhrich, uzun mamul talebini etkileyebilecek olan bir ekonomik kriz yaşanma ihtimaline ve inşaat sektöründeki harcamalara dair konuştu.
Uhrich, “Bir sonraki kriz ne zaman yaşanacak? Bir ekonomiste sorarsanız krizin yaklaştığını söyleyecektir, bir kriz ihtimali her zaman olduğu için bu doğru. Sadece ne zaman olacağını bekliyoruz,” ifadelerini kullandı ve işsizliğin düşük bir seviyede yer almasının kaygı verici bir durum olacağını belirterek, “İşsizlik düşük seviyelerde seyretse de ekonomik büyüme dönemlerinde düşer, yatay seyreder ve sonra bir krizin başında sertçe artar,” şeklinde konuştu.
Öte yandan konut inşaatları son dönemde güçlü bir performans gösterdi. Çoğu altyapı projelerinden oluşan konut dışı inşaat sektörü yatay seyretse de federal altyapı projeleri onaylandıkça ve başladıkça güçlü bir performans göstermesi bekleniyor.
Brad Martin ise 2 yıl önce yürürlüğe giren federal altyapı yasasına rağmen projeleri başlatmanın uzun bir uğraş olduğunu belirtti. “Bürokratik engeller fazla olduğu için projelere para akışı yeterince hızlı değil,” ifadelerini kullanan Martin ABD’nin bu projelere yönelik harcamalarının 2027 yılına kadar tam potansiyeline ulaşmayacağını belirtti.
Yeni kapasiteler konusunda ise, Memmel’ın ABD’de devreye alınması beklenen yeni uzun mamul kapasitesine yönelik sektörün planının ne olduğu sorusuna, Martin’in cevabı, bu durumun fiyatlara aşağı yönlü baskı uygulayacağı olurken, Uhrich ise ilave kapasitelerle birlikte ithalatın önüne geçileceğine inandığını söyledi.
Memmel, ayrıca 232. Madde vergilerinin yerel uzun mamul piyasasını etkilediğini, ithalat konusunda önde gelen tedarikçilerin değiştiğini belirtti.
Şu an için ABD’ye ihracat yapan önde gelen tedarikçiler arasında Cezayir, Mısır ve Meksika bulunuyor, Türkiye’den gelen inşaat demiri sevkiyatları ise azaldı.
ABD’nin 232. Madde vergilerine yönelik AB ile anlaşmaya vardığı takdirde AB piyasasında büyük bir oyuncu olan Almanya’nın vergilerden önceki konumuna dönüp dönmeyeceği sorusuna ise, Pimentel, “Muhtemelen hayır, AB’li oyuncular da işçilik maliyeti, enerji maliyetleri ve hurda bulunurluğu gibi herkesin yaşadığı sorunlardan muzdarip,” cevabını verdi.
Oturumu kapatırken Memmel, panelistlere inşaat demiri fiyatlarının yeniden 660$/mt seviyelerine mi düşeceğini yoksa yüksek seviyelerde mi devam edeceğini düşündükleri sorusunu yöneltti.
Pimentel, “Bir süre daha fiyatların yüksek seyredeceğini, 660$/mt gibi seviyelere geri dönülmeyeceğini düşünüyorum. Pandemiden önce çelik üretimindeki girdi maliyetleri ile [nihai mamul fiyatı] arasındaki fark daha azdı. Şu an bu fark daha büyük ve biraz daha azalma payı olduğu görülüyor,” yorumunu yaptı.
Bir sonraki RWR konferansının tarihi yıl sonuna doğru açıklanacak.