SteelOrbis tarafından düzenlenen Piyasa Sohbetleri'nin bu yılki ikinci ayağı 11 Mart Salı günü Almira Otel Bursa'da gerçekleşti. Otomotiv ana ve yan sanayi, makine sanayi ve çelik üreticileri gibi çelik tedarik zincirinin farklı noktalarından yaklaşık 200 kişinin katılım gösterdiği etkinlikte, Türkiye'nin çelik ihracatında öne geçmesi için yapılması gerekenler ve fiyat değişimleri ele alındı.
"Zaman yapılmamışı yapmanın zamanı"
İskenderun'da faaliyet gösteren çelik üreticisi MMK Metalürji'nin Pazarlama Müdürü Ayşen Üstünay konuşmasında, müşteri taleplerinin gün geçtikçe değiştiğini ve üreticilerin çelik piyasasındaki konumlarını koruyabilmek için esnek davranmaya mecbur olduklarını belirtti. Üstünay, "Eskiden tüketiciler üreticinin ürettiği şeyi almaya mahkûmdu. Şimdi ise işler tam tersine döndü ve artık müşteri 1-0 önde. Üreticiye ‘ne üretiyorsun, nasıl üretiyorsun ve niçin bu şekilde üretiyorsun', tüketiciye de ‘ne, nasıl ve niçin bu şekilde istiyorsun' soruları sorulmalı ve bu soruların cevapları doğru değerlendirilmeli. İnsan odaklı çalışmak için gerçek anlamda dinlemek gerekiyor. Ben bunun yapıldığını pek görmedim. Bu doğrultuda gelecek için farklı ürünler bazında planlarımız var. Artık yapılmamışı ve müşterinin bilmediği şeyleri yapmanın zamanı" dedi.
MMK'nın bu yıl da sıcak sac üretimi gözükmüyor
Konuşmasında MMK Metalürji'nin mevcut durumu ve gelecek planları hakkında bilgi veren Ayşen Üstünay şu açıklamalarda bulundu: "Sıcak sacda yaklaşık 2,5 milyon ton, galvanizli mamulde 800.000 ton ve boyalı sacda 400.000 ton üretim kapasitemiz var. Üretimimiz galvanizli ve boyalı sacda çok tatmin edici oldu. 2013'te 700.000 ton civarında malzeme ürettik. Bunun dışında 150.000 ton çelik servis merkezinden malzeme çıkarttık. Fakat yaklaşık bir senedir dünyadaki durumdan dolayı sıcak sac üretimimizi durdurmak zorunda kaldık. Çok beklenmedik bir durum olmadığı sürece sıcak haddehanenin bu sene de çalışabileceğini düşünmüyorum. Türkiye'deki sıcak sac fiyatı ile ABD'den gelen birinci kalite ithal hurda fiyatı arasındaki fark 2007 yılında 300 dolar seviyesindeyken şu anda 200 doların altına indi. Nihai mamul fiyatında, 2011'in tepe noktasından bugüne kadar olan düşüş yaklaşık 330 dolar. Hurdada böyle bir düşüş olmadığı için - hurda- mamul arasındaki farkta 100-150 dolar kadar bir düşüş gerçekleşti- hammadde ve diğer girdi fiyatları yukarıda kalırken mamul fiyatları hızlı şekilde düşmeye başladı. Bunu ekonomik daralmaya bağlayabiliriz. Netice olarak hammadde fiyatıyla mamul fiyatı arasındaki mevcut marj üreticinin telafi edebileceği seviyede değil. Yatırımlar azalmaya başladı. Sıcak sac alıcıları daha ucuz ithal ürünlere yöneldi. Şu anda yatırımlarımız beklentilerimizi karşılamasa da uzun dönemde İskenderun'daki sıcak sac üretimimizin gelişmekte olan Afrika ve Orta Doğu bölgelerine yakınlığı sayesinde bize büyük avantaj sağlayacağına inanıyoruz. Öte yandan şu anda MMK olarak Türkiye boyalı sac piyasasının %60'ına sahibiz. Galvanizli ve boyalı sacda ihracat pazarlarında da sorun yaşamıyoruz."
Kurdaki yükseliş yassı mamul piyasasını olumsuz etkiledi
Toplantıda söz alan SteelOrbis Yassı Ürünler Analisti Nazlı Keseli, hammadde fiyatlarının sıcak sac piyasasına etkisi hakkında bilgi vererek şunları söyledi: "Türkiye hurdayı en çok Avrupa ve ABD'den ithal ediyor. Geçtiğimiz dönemde yapılan alımlar sonucu bugün üreticilerimizin hurda ihtiyacı büyük ölçüde karşılanmış durumda. Fiyatların ABD tarafından tekrar yükseltilme çabası var ama mamul fiyatlarında böyle bir artış göremediğimiz için hurda fiyatlarında artışın kabul görmeyeceği konuşuluyor. Şu anda hurda fiyatları ve mamul fiyatları arasındaki fark 200-210 dolar civarında. Yassı mamul üreticileri zararına değil, ama çok düşük bir marjda çalışıyorlar. Şu anda sıcak sac fabrika çıkışı fiyatları 560-580 dolar seviyesinde. Bununla birlikte dolar kurundaki artış yassı çelik piyasasını olumsuz etkiledi. Maliyetler birden artmış oldu. İç piyasada alıcılar fiyatların Türk lirasına sabitlenmesini talep etti. Bu sefer de tüccarlar ve çelik servis merkezleri satmaya yanaşmadı. Bunlardan dolayı şubat ayı çok sıkıntılı geçti. Çin ve BDT rekabeti söz konusu. Afrika ise çok yeni bir pazar. Şu anda bir geçiş sürecindeyiz. Bu aşamalar da maalesef sancılı oluyor. Piyasanın ancak 2017'de tekrar iyileşme sürecine girmesi bekleniyor."
Konuşmaların ardından kokteyl ile sona eren SteelOrbis Piyasa Sohbetleri önümüzdeki dönemde Ankara ve İskenderun'daki yeni toplantılarla devam edecek.
