6 Kasım Çarşamba günü İstanbul'da düzenlenen 14. SteelOrbis Çelik Konferansı – “Çelik Piyasalarında Yeni Ufuklar”da konuşan Magnitogorsk Iron & Steel Works (MMK) Baş Analisti Igor Sapozhnikov, Rusya makroekonomik sonuçlarına ilişkin beş yıllık tahminler artışa işaret ettiği için, Rus çelik piyasasının görünümünün olumlu olduğunu söyledi. Rusya’da çelik talebinin, toplamda çelik tüketiminin %70’ini gerçekleştiren inşaat, otomotiv ve boru imalat sektörlerindeki potansiyel talepten ve ulusal projelerdeki kamu yatırımlarından yararlanabileceği belirtildi. Rusya’da araç ve konut sahibi olma seviyesinin, gelişmiş ülkelere kıyasla daha düşük olmasının talepteki artışın devamı için önemli bir faktör olacağı söylendi. Büyük altyapı projelerinin tamamlanmasından sonra, petrol ve doğal gaz sektörlerinde, mevcut büyük ağların sürdürülmesine olan ihtiyaç ve yeni banka mevduatı gelişmeleri sebebiyle talebin yeterli seviyelerde yer almaya devam edeceği bekleniyor. Bununla birlikte, gelecek yıllarda hükümetin altyapı projelerindeki yatırımları büyük oranda artabilir. Sapozhnikov, gelecek beş yıl içerisinde görünür çelik tüketimindeki yıllık ortalama artış oranının %1,7 olmasının beklendiği söyledi. Rusya’da çelik tüketimi tahminlerinin orta vadede olumlu olması ve küresel korumacılığın artması sebebiyle, MMK’nın daha çok yerel talebi karşılamaya odaklanacağı tahmin ediliyor. Sapozhnikov, korumacı politikaların küresel piyasada belirsizliği artırdığını ve ihracat akışını değiştirdiğini söyledi.
“ABD ile ticaret anlaşmaları imzalayan ülkeler pozisyonlarını kuvvetlendirdi,” diyen Sapozhnikov, AB’ninse vergiler dolayısıyla Çin ve BDT merkezli çelik üreticileri için çekiciliğini kaybettiğini, Türkiye ve Hindistan’ınsa kısmen avantajlı konuma geldiğini belirtti. Rusya’nın yassı çelik ihracatının son üç yıl içerisinde azaldığına dikkat çeken Sapozhnikov, iç piyasadaki talebinse büyüdüğünü iletti. Sapozhnikov, sıcak sac ihracatındaki düşüşün büyük oranda Rusya’da artan kaplamalı çelik üretiminden kaynaklandığını aktarırken, Rusya’nın yassı çelik ihracatı Türkiye’den gelen talepte kaydedilen düşüşten de olumsuz etkilendi.
Ancak Rusya’nın hammadde varlığı nedeniyle nispeten düşük olan maliyetleri nedeniyle uluslararası yassı çelik pazarında halen güçlü bir pozisyonda olduğunu ileten Sapozhnikov, ülkenin 2018 yılında yarı mamuller de dahil olmak üzere 33,3 milyon mt yassı çelik ihracatı yaptığını ve söz konusu sene Çin ve Japonya’nın ardından en büyük üçüncü ihracatçı olduğunu vurguluyor. Ayrıca, Sapozhnikov’a göre, AB’nin uyguladığı kota sistemi ithalatın artmasını engellemedi. MMK’nın stratejik avantajının Rusya’nın çelik tüketen bir bölgesinde faaliyet göstermesi olduğunu aktaran Sapozhnikov, satışların %63 kadarının ülke içi olduğunu belirtiyor. Yukarıda söz edilen nedenlerle, MMK’nın ihracat satışlarını kapasitesinin tümünü açık tutmak için kullanacağını ileten Sapozhnikov, böylece üreticinin maliyet etkinliğini de iyileştireceğini sözlerine ekledi. Bu doğrultuda Sapozhnikov, MMK’nın esnek bir ihracat politikası izlemeye devam edeceğini, dünyanın çeşitli bölgelerinde elverişsiz koşullarla karşılaştığında diğer ihracat pazarlarına odaklanacağını dile getirdi.