28-30 Eylül tarihlerinde Münih’te düzenlenen SteelOrbis 2025 Güz Konferansı & 93. IREPAS Toplantısı’nda sunum yapan İspanya merkezli CELSA Group’un İhracat Direktörü Alexander Gordienko, sözlerine Temmuz ayında IMF’nin 2025 yılı gayri safi yurt içi hasıla (GSYİH) tahminini %3 olarak açıkladığını, bunun da 2024 yılında kaydedilen %3,3 büyüme oranına göre düşüşe işaret ettiğini söyleyerek başladı. Gordienko, bunun çelik talebinde 25 milyon mt potansiyel kayıp anlamına geldiğini belirtti. Ayrıca gelişmekte olan Asya ülkelerinin %5'ten fazla büyüme göstermesinin beklendiğini, bu büyümenin %88’inin Çin dışındaki ülkelerden kaynaklandığını ve birçok gelişmekte olan ekonominin iyi bir performans sergilediğini dile getirdi.
İnşaat sektörüne değinen Gordienko, AB’de bu yıl sektörün yalnızca altyapı tarafında toparlandığını ve konut inşaatı başlangıçlarının bürokratik engellere takıldığını söyledi. ABD’de konut başlangıçlarının 2019’dan bu yana %19 gerilediğini, buna karşılık altyapı harcamalarının %14 arttığını belirtti. Çin’de ise toparlanmaya yönelik beklentiler olmadığını ve konut inşasından kaynaklı çelik talebinin 2019 yılına kıyasla %45 azaldığını aktardı.
Worldsteel’in 2025 yılı Ağustos ayı verilerini masaya yatıran CELSA yetkilisi, Hindistan’ın Ocak-Ağustos döneminde ham çelik üretiminde yıllık bazda %10’dan fazla artış kaydederek üretimini en fazla artıran ülke olduğuna ve Japonya ile Rusya’nın toplamı kadar çelik ürettiğine dikkat çekti. Aynı dönemde MENA ve Güneydoğu Asya ülkelerinde de ham çelik üretiminin arttığını belirtti.
Gordienko ayrıca Çin’in çelik ihracatını “odadaki fil” olarak tanımlayarak 2025 yılı Temmuz ayı itibarıyla söz konusu ihracatın yıllık bazda %10 arttığını, bu kapsamda inşaat demiri ve filmaşin ihracatının %50, yarı mamul ihracatının ise %310 yükseldiğini kaydetti. Bu yıl Çin’in kesinlikle ihracat rekoru kıracağını ve 2015-16 seviyelerini aşacağını vurguladı.
Talep durgun, ticari gerilimler artıyor
Gordienko, 2020 ve 2025 yılları karşılaştırıldığında uzun mamul tüketiminin %9 düştüğünü ve “daha fazla kapasite devreye girdikçe fabrikaların maliyetlerini kısmak zorunda kalacağını, dolayısıyla kısa vadede üretimin artmayacağını” söyledi. Kapasite kullanım oranlarına bakıldığında 165 milyon mt elektrik ark ocağı kapasitesinin devreye girmesiyle 2027 yılında küresel piyasada kapasite kullanım oranlarının %73,1’e gerileyeceğini ifade etti. Her bir puanlık düşüşün 18 milyon mt kapasitenin atıl kalması anlamına geldiğini söyleyen Gordienko, bunun da İspanya’nın yıllık üretimine eşit olduğunu belirtti. 2019’a kıyasla 2025 yılında inşaat demiri tüketiminin %1 arttığını, filmaşin tüketiminin %3 gerilediğini, profil tüketiminin ise %4 yükseldiğini kaydeden CELSA yetkilisi, Hindistan’ın 2026 yılında inşaat demiri tüketiminde AB’yi geçeceğini söyledi.
Fiyatlara ilişkin değerlendirmesinde Gordienko, çelik fiyatlarının geçen yıl Eylül ayına kıyasla fazla değişmediğini ve piyasanın oldukça istikrarlı seyrettiğini söyledi. Hurda ve inşaat demiri fiyatları arasındaki makasın halen 200$/mt’un altında yer aldığını ve bunun da talebin zayıf olduğuna işaret ettiğini belirtti.
Sunumunun sonunda piyasanın karşı karşıya kalabileceği olası zorluklara değinen Gordienko, ticaret savaşları, zayıf talep, Çin’in yüksek ihracatı ve Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması (SKDM) gibi “eski sorunların” devam ettiğini ancak bu sorunların etkisinin giderek daha da hissedildiğini söyledi. Çin’in zayıf iç piyasa talebine rağmen üretimini sürdürerek dış piyasalarda alıcı aramasının etkisiyle 2025 yılında 400’den fazla ticaret davası açıldığını ve gümrük vergilerinin neredeyse her hafta değiştiğini, bu yıl Çin’in 1,2 trilyon $ ticaret fazlası kaydedeceğini ifade etti. SKDM’ye ilişkin olarak ise yeni verginin 60-90€/mt aralığında olacağını ve bu mekanizmanın dünyanın diğer bölgelerinde de benimseneceğini belirtti.
Yapay zekâ veri merkezleri yeni bir çelik tüketicisi olarak öne çıkıyor
Son olarak ilginç bir noktaya değinen Gordienko, ABD’de dijital ekonominin yeni bir çelik tüketicisi olarak ortaya çıktığını söyledi. Ülkede artık insanlardan çok yapay zekâ için daha fazla çelik kullanılacağını belirterek yapay zekâ veri merkezleri 1,5 milyon mt çelik tüketirken konut inşaatlarında 1,3 milyon mt çelik kullanılması gerekeceğini kaydetti. Veri merkezi talebinin döngüsel olduğunu ve inşaat sektöründe olduğu gibi faiz oranlarına bağlı olmadığını vurguladı. Ayrıca bu yatırımların ülke içinde yapılmasının yerli üreticiler için ek koruma sağladığını ifade etti.
Gordienko sözlerini, “Yapay zekâ tarafından üretilen her bir görsel 0,2 gram çelik talebi oluşturuyor. Bu miktar bir atacın yarısından bile az olsa da verilen milyarlarca komut, gemiler dolusu çelik talebine dönüşüyor,” diyerek tamamladı.
