Trump yönetimi 17 Eylül Pazartesi günü Çin’den ithal edilen 200 milyar $ değerindeki ürüne gümrük vergisi getireceğini açıklamıştı. ABD 24 Eylül'de yürürlüğe girecek vergileri ilk olarak %10 oranında uygulayacak ancak 1 Ocak 2019'dan itibaren %25'e yükseltecek. Vergilerin binlerce Çin menşeli ürünü etkilemesi ancak ABD’nin listeden Apple ürünleri dahil 300 tüketici ürününü çıkarmasının etkiyi en aza indirmesi bekleniyor.
Buna misilleme olarak, Çin 60 milyar $ değerindeki ABD menşeli ürüne vergi getirme kararı aldığını bildirdi. Çin’in 24 Eylül tarihinden itibaren geçerli olacak yeni vergilerinin ürüne bağlı olarak %5-10 oranında uygulanacağı belirtildi.
Pazartesi günü, Beyaz Saray Çin'in misillemeye gitmesi durumunda yaklaşık 267 milyar $’lık Çin menşeli ürünü kapsayan vergi paketinin yürürlüğe gireceği konusunda uyarıda bulundu. Beyaz Saray Ekonomi Danışmanı Larry Kudlow, ABD’nin ciddi müzakerelere istekli olduğu sürece Çin ile diyaloğunu sürdürmek istediğini ifade etti.
Reuters’ta yayımlanan bir habere göre, küresel piyasa stratejisi uzmanı Anthony Salimbene, “Ticari anlaşmazlığın küresel büyümeyi çok az etkilediği görüldüğünden, küresel hisse senedi piyasaları Salı günü yükseliş gösterdi,” dedi. Salimbene, vergilerin tüketici fiyatlarını yalnızca 0,2 baz puan artıracağını öngörüyor. Hollanda bankası ING’ye göre, vergi dünya ticaretinin %2,5’ini etkiledi ve Trump’ın Çin’in ithalatının tamamına vergi getirmekle tehdit etmeye devam etmesi halinde, bu oranın %4’e çıkacağı öngörülüyor.
Araştırma şirketi Gavekal’ın analisti Arthur Kroeber ise CNN’e yaptığı açıklamada, vergilerin asıl amacının iki rakip ekonominin karşılıklı bağımlılığını azaltmak amacıyla ABD’li çok uluslu şirketlere Çin’deki yatırımlarını azaltmaları konusunda baskı yapmak olabileceğini belirtti. Kroeber, bu amaca rağmen, Çin’in sunduğu hiç bir önerinin vergilerin kaldırılmasını sağlayamadığını ifade etti.