Barselona'da 30 Mart-1 Nisan tarihleri arasında düzenlenen SteelOrbis 2014 Bahar Konferansı & 70. IREPAS Toplantısı sonunda IREPAS başkanı ve İspanyol çelik üreticisi Celsa Group uluslararası ticaret direktörü Kim Marti ile sohbet etme imkânı bulduk. Kim Marti, dünya uzun çelik piyasası oyuncularının ortak görüşlerinin özetini aktardı.
Güney ve Kuzey Avrupa, Türkiye ve Körfez Ülkeleri İşbirliği Konseyi ülkelerine bakıldığında, bu bölgelerdeki inşaat demiri ve filmaşin talebini nasıl görüyorsunuz?
Uzun çelik talebinin mevcut durumu konusunda Kuzey ve Güney Avrupa arasında önemli farklar bulunmaktadır. Kuzey Avrupa'da özellikle Almanya'da, çok sayıda konut inşaatının olması nedeniyle talep iyi durumda, biz de Kuzey Avrupa'da talebin bir önceki döneme gore %2-3 oranında artmasını bekliyoruz. Ayrıca Polonya'da da özellikle AB'den gelen 1,6 milyar dolar tutarında fon sayesinde gerşekleşen altyapı yatırımlarının yarattığı etkiden bahsetmek gerekir. Bu ülke de bu sayede güçlü talep göstermektedir. Genel olarak, Kuzey Avrupa'da uzun çeliğe dönük talebin seyrinin iyi olduğunu söyleyebiliriz.
Güney Avrupa'da ise, bazı bölgelerde durumun olumlu seyre yöneldiği söylenebilir. İspanya ve Portekiz'de uzun çelik talebindeki düşüş sona erdi. Ancak uzun çelik talebinde düşüşün sürdüğü tek ülke olarak İtalya dikkat çekiyor. İtalya'da umutlar once istikrarıns ağlanıp, daha sonra belki 2015 yılında büyümeye geçişin gözlenmesidir. Yunanistan ise bazı altyapı yatırımları sayesinde uzun çelik talebinde artış kaydedip piyasa oyuncularını sevindirdi.
Türkiye'de durum seçimlere kadar soru işaretleri barındırıyordu. İşin siyasi tarafı bizi ilgilendirmez ancak ekonomik tarafıyla değerlendirme yapıldığında, ülkenin seçimler sonrasına istikrarı tekrar yakalayacağını, konut ve altyapı projelerinin süreceğini düşünüyoruz, bunlar iyi haberler. Yerel piyasada talebin istikrarını sürdüreceği düşüncesi var.
Körfez Ülkeleri İşbirliği Konseyi'ne bakıldığında ise, bu bölgenin uzun çelik talep hacmi açısından en güçlü bölge olduğunu görüyoruz. Buradaki ülkeler bütçelerinin önemli bir bölümünü altyapı ve konut yatırımlarına ayırıyorlar. Nüfuslarının yeni yerleşim bölgelerine ihtiyacı var ve bu bölgeleri birbirlerine bağlayan altyapı için de yoğun çalışmaları var. Ekonomik büyümeleriyle birlilte düşünüldüğünde, bu ülkelerde güçlü seviyede inşaat demiri tüketiminin olacağı beklentisini taşıyoruz.
Küresel çapta gözlenen korumacı önlemler hakkında IREPAS katılımcılarının genel düşüncesi ne oldu?
Bizleri ihracatçılar, küresel çelik piyasası oyuncuları olarak serbest ticaretin vazgeçilmez olduğunu düşünüyoruz. Bazen büyük tonajlı hareketlerin ve düşük seviyedeki fiyatların bazı bölgelerde yerel piyasalar için olumsuz etkileri olduğunu da biliyoruz. Dolayısıyla bazı hükümetlerin kendi yerel piyasalarını korumak adına bazı çabaları olduğu da bir gerçektir. Hatta bazı durumlarda bu türden girişimleri anlaşılabilir görebiliriz ancak küresel çelik piyasası oyuncularının bu türden girişimlerin küresel çapta gerçekleşmesini istemediklerini de söylemeliyiz.
Barselona'da gerçekleşen IREPAS Toplantısı'nda katılımcı sayısının çokluğu göze çarptı. IREPAS Başkanı olarak siz bu durumu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Oldukça büyük ilgi vardı. Piyasa oyuncularında uzun çelik tüketiminin iyiye gittiği düşüncesinin de etkisi oldu. Ayrıca anti-damping, bazı bölgelerde siyasal nedenlerle yaşananlar gibi konular da katılımcılar tarafından değerlendirilme fırsatı oldu. IREPAS, programı ve etkinlik yapısıyla ilgi çeken bir organizasyon. Ayrıca burada Barselona gibi güzel bir şehirde gerçekleşmesinin de etkisi oldu. Çelik piyasası oyuncuları açısından altı ayda bir toplanıp, bir araya gelip geçen zaman içinde yaşananları, gelecekteki beklentileri ve büyük resmi ilk elden görebilmek ve küresel çapta değerlendirmek çok önemli bir fırsat. Bir dahaki IREPAS Toplantısı'nda da yoğun katılım bekliyoruz.