26 Kasım tarihinde İstanbul'da düzenlenen 5. SteelOrbis Türk Çelik Piyasası Konferansında konuşan, konferans ana sponsoru Erdemir'in Otomotiv ve Beyaz Eşya Direktörü Burak Büyükfırat, çelik fiyatlarındaki dalgalanmanın, çelik üreticilerinin tamamını fiyatlarına yansıtmadığı hammadde fiyatlarındaki değişimlerden kaynaklandığını belirtti.
2009 yılının ilk dokuz ayında 5,67 milyon mt olan Türkiye'nin yassı çelik üretiminin bu yılın aynı döneminde 9,04 milyon mt'a ulaştığını gösteren Büyükfırat, 2011 yılında Türkiye'nin yassı çelik üretim kapasitesinin 14 milyon mt'a ulaşacağını, yassı çelik ithalatının ise 6 milyon mt olmasının öngörüldüğünü açıkladı. Ülkenin yassı çelik talebinin 12 milyon mt olmasının beklendiği dikkate alındığında, Türkiye'nin 2011 yılındaki yassı çelik arz fazlası sekiz milyon mt olacaktır. Büyükfırat, bu durumda çelik üreticileri için ihracatın kaçınılmaz olacağını söyledi.
Büyükfırat, bu yılın ocak ve kasım ayları arasında demir cevheri fiyatlarının %101, hurda fiyatlarının %24,5, metalürjik kok fiyatlarının ise %18,2 arttığını, bununla birlikte yassı çelik fiyatlarının aynı dönemde en fazla %22,5'le Avrupa'da arttığının altını çizdi.
1990-2004 yılları arasında ortalama demir cevheri fiyatının 17,98$/mt, standart sapma oranının ise %13 olduğunu belirten Büyükfırat, 2005 yılından bugüne kadar ise ortalama demir cevheri fiyatının 71,47$/mt'a yükseldiğini, standart sapmanın ise %34,19'a ulaştığını söyledi. 1990-2004 yılları arasındaki dönemde ortalama koklaşabilir taş kömürü fiyatı 49,1$/mt, standart sapma oranı ise %10 olurken, 2005-2010 döneminde ortalama fiyat 158,1$/mt'a, standart sapma oranı ise %47'ye ulaştı. Büyükfırat, bu standart sapma oranlarının sıcak rulo fiyatlarındaki %27 standart sapma oranının üzerinde olduğunu, hatta altın fiyatı ve İMKB endeksindeki dalgalanmanın da üzerinde yer aldığını açıkladı. Bu değişkenliğin geçici olmadığını söyleyen Büyükfırat, üretici ve tüketicilerin riskleri beraber yönetmek zorunda olduğunu belirtti.