SteelOrbis, geçtiğimiz günlerde İtalyan ticari profil üreticisi Duferdofin-Nucor'un Geliştirme ve Ticaret Stratejileri Sorumlusu Giovanni Bajetti ile Avrupa'daki ticari profil piyasasının son durumu ile ilgili bir röportaj gerçekleştirdi. Bajetti, SteelOrbis için, talep ve stoklardaki son durumu, ihracata yönelik tüketici piyasasının günümüz prensiplerini ve gelecekteki fiyat eğilimleri ile ilgili beklentilerini değerlendirdi.
İsviçre merkezli Duferco ile Kuzey Amerika'nın önde gelen ticari profil üreticisi Nucor'un, genel merkezi İtalya-Brescia'da bulunan yarı yarıya ortak girişimleri Dufercofin-Nucor, bir milyon mt'luk haddeleme kapasitesiyle Avrupa'nın önde gelen ticari profil üreticilerinden. Şirketin bağlı kuruluşları Acciai-Duferco, Acofer Prodotti Siderurgici, Sidelvaldarno ve Travi e Profilati di Pallanzeno'dur. Duferdofin-Nucor 800 kişiye istihdam sağlamakta.
Mr Bajetti, bu fuarda günümüz demir ve çelik piyasası ile ilgili olarak ne tür izlenimler edindiniz?
İki yıl önce, piyasa oyuncuları üretim ve satıştaki büyük artış nedeniyle bu tip organizasyonlara rağbet gösteriyordu. Bugün ise, öteki tarafa geçmiş bulunmaktayız: Hiç kimsenin anlayamadığı bir küresel krizin içinde sıkışıp kaldık.
Bugün itibarıyla hangi ülkeleri "talep liderleri" olarak tanımlarsınız?
Büyük çapta bir değişiklik yok. İspanya ve İngiltere şu anda farklı sebeplerle en kötü durumda olan ülkeler.
Ticari profil ve inşaat demiri piyasaları hakkında konuşacak olursak, reel yerel talepte ve reel yerel tüketimde görülen iki katına varan artışla İspanya oldukça rekabetçi bir görünüm sergiliyor.
İngiltere ise bugün, çok sayıda hatalı mali yatırımın olumsuz sonuçlarıyla mücadele etmektedir. İngiltere için ana problem, para yetersizliğinden kaynaklanmaktadır.
İspanya'da teklifler ve tüketim arasındaki dengesizliğin seviyesi hakkında ne düşünüyorsunuz?
İspanya'da yapılan ticari profil ve inşaat demiri teklifleri, talep seviyesinin ortalama iki katı kadardır. Örneğin, İtalya'daki yıllık ortalama yerel ticari profil talebi 1,4 milyon mt'u aşmamaktadır. İtalya İspanya'nın benzeri şekilde davransaydı, hemen hemen yıllık 3 milyon mt ticari profil üretiyor olurdu.
Bugün itibarıyla en rekabetçi teklifler hangi ülkeden gelmektedir?
Şüphesiz ki, piyasalara en ciddi baskıyı İspanya gerçekleştirmektedir.
Antrepolardaki stok seviyelerine baktığımızda, genel durumu nasıl ifade edebilirsiniz?
Öncelikle inşaat demiri, ticari profil ve ticari çubuk gibi çekme çelik ürünlerle özel çelik ürünler arasındaki farkı anlamalısınız. Çekme çelik ürünlerde depo stok seviyeleri, sevkiyatlardaki hızlılığa bağlı olarak düşük seviyelerdedir. Özel çelik ürünlerde ise, sevkiyat süreleri farklılık göstermekte; göze çarpan şekilde daha uzun zaman almaktadır. Bunun sonucunda, stokların eritilmesi daha uzun zaman aldığı için, depolardaki stokların seviyesi yüksek çıkmaktadır.
İthalat tekliflerinin hala cazip olduğu düşünüyor musunuz?
Genel olarak, verilen fiyatlar öyle düşük ki, Avrupa dışındaki tedarikçilere gitmenin bir avantajı olmuyor. Son yıllarda, piyasalarda üretim maliyetlerinin belirli bir seviye geldiği gözlendi. Buna ek olarak, günümüzde işgücü konusu nihai maliyetleri %10'dan fazla etkilemektedir.
Bugün bir ürünü veya bir tedarikçiyi tercih edilir hale getiren faktörler nelerdir?
Aslında pek çok etken sayabiliriz. Birincisi, hammaddenin maliyeti ve bulunabilirliği, ikincisi üretim ve sevkiyat maliyetlerine yansıyan enerji maliyeti. Belirli bir fiyat seviyesinin altında, alıcının yerel tedarikçiye güvenip ithalata yönelmemesini sağlayacak belirleyici faktörler vardır. Bugün hala, Batı Avrupa'da üretilen rulo ile, Ukrayna ve Brezilya'da üretilen rulo arasında büyük farklılık gözlenmektedir.
Peki, trader'lar için mevcut durum sizce nasıldır?
Trader'ların durumu, demir-çelik piyasasının eğilimini takip eder. Bu yüzden, trader'lar da üretici ve tüketicinin yaşadığı problemlerin aynılarından etkilenmektedirler.
Bugün itibarıyla, ticari profil en çok hangi ülkeler tarafından tüketilmektedir?
İtalya'ya ve tabi ki Avrupa'ya yakın olan ülkeler açısından konuşursak, bugün iki büyük tüketici bölgeden bahsedebiliriz. Bunlardan birincisi Körfez bölgesi, ikincisi ise Kuzey Afrika'dır. Körfez bölgesi, artık geleneksel haline gelmiş bir şekilde, bu bölgeye tedarik gerçekleştiren Güney Kore ve Hindistan gibi Uzak Doğu ticari profil üreticilerine bağlıdır. Kuzey Afrika bölgesi ise, Libya, Mısır ve Cezayir'i içine alan Magrip bölgesi ülkeleri olarak, İtalya, Fransa, İspanya ve Güney Avrupalı üreticilere bağlıdır.
SteelOrbis, kısa bir süre önce İtalya Çelik Şirketleri Birliği Federacciai Başkanı Guiseppe Pasini ile bir röportaj gerçekleştirdi. Pasini, bu röportajda inşaat demirine yönelik talebin canlı kaynağı olarak Kuzey Afrika'nın kaldığını söyledi. Bu durum ticari profil için de geçerli midir?
Ticareti gerçekleştirilen ve tüketilen ticari profil tonajı, inşaat demir tonajı ile karşılaştırıldığında daha düşük seviyelerde olsa da, elbette ki geçerlidir.
Gelecek dönemde nasıl bir piyasa beklenmektedir?
Piyasadaki genel düşünce, Avrupa için fiyatların en dip seviyeye indiği yönündedir. Mevcut fiyatlar, daha fazla düşüş yaşayacak gibi görünmemektedir.
Ticari profil için mevcut fiyat teklif seviyeleri nedir?
Küçük ticari profil için ortalama aralık, 60 gün vadeli ödemelerde, 460-470€/mt ve büyük ticari profil için ortalama aralık 550€/mt seviyesindedir.
Hammaddenin temin edilebilirliği açısından son durum nedir?
Üretim kısıntılarına rağmen, Avrupa'nın çoğu bölgesinde hammadde temin edilebilirliği makul seviyelerdedir.
Üreticiler nadiren de olsa, hurda yerine kütük almayı tercih edebilmektedir. Bu opsiyonun bazı üreticiler tarafından hala tercih edildiğini düşünüyor musunuz?
Euro/dolar paritesi 1,45 seviyesindeyken, hurda fiyatlarının yüksek ve kütük fiyatlarının düşük seviyelerde olduğu birkaç ay önceki dönemde, kütük alımı cazip gelmiş olabilir. Bugün bunun çok fazla bir avantajı, özellikle blum için, yoktur. Aslında, İtalya yerel piyasasında, blum ve çekme kütük arasında 30 €'luk hafif bir fiyat farkı vardır.
Gelecekteki fiyat eğilimlerine ilişkin olarak ne düşünüyorsunuz?
Bu konuyla ilgili yorum yapmak oldukça zor, ancak iki belirleyici faktörden bahsedebiliriz: Birincisi, demir cevheri kütük kontratlarının beklendiği gibi Nisan ayında çözümlenmesi; ikincisi ise, hurda fiyatlarının gelecekte nasıl seyredeceğidir.
Tüketim patlaması yönünde birtakım yeni hamleleri zaman görmeyi bekliyorsunuz?
Hiç kimse tüketimin önümüzdeki 60 gün içerisinde patlamasına yönelik iyimser bir görüşe sahip değil. Buna rağmen, önümüzdeki aylar stokların eritilmesinde belirleyici olacaktır.
Mantua merkezli Marcegaglia şirketinin CEO'su Antonio Marcegaglia, SteelOrbis İtalya'ya verdiği röportajda, stokların yavaş yavaş eritileceğini, böylece talebin zamanla önceki seviyelerin %20'si, mevcut seviyelerin %50'si oranında artacağını öngördüğünü belirtti. Siz de aynı fikirde misiniz?
Evet, bu düşünceye katılıyorum. Talep 2009 yılı ikinci çeyreğinin sonunda iyileşmeye başlayacak. Çin ve Hindistan tarafından başlatılan hareket, işlevsel etkenlerle desteklenerek devam ettirilmeli, birkaç yıl önce başlayan ve küresel kriz sebebiyle ara verilen büyüme hareketi devam ettirilmelidir.
Talebin iyileşmesi ile ilgili düşünceleriniz nelerdir?
2008 yılı dünya çelik talebini %100 kabul edecek olsaydık, bugün karşı karşıya olduğumuz talep seviyesi %50 olurdu. Yaz sonunda, seviyeler %55-60 oranına yükselecek; ardından 2009-2010 döneminde yükselişini devam ettirerek %80-90'lara çıkacaktır. Talep bir anda değil, zamanla iyileşecektir. Verdiğim örnekteki "100" seviyesi, olağanüstü yükseklikteki üretim ve talep seviyelerinin bir sentezi olarak düşünülmelidir. Bu nedenle üretim seviyeleri %80-90 civarına geri dönerek, son üç-dört yılın ortalamasından daha yüksek olacaktır.