Türkiye yassı piyasası dip noktayı arıyor

Cuma, 24 Ekim 2008 16:38:01 (GMT+3)   |  
       

Bu haftanın en önemli gelişmesi Erdemir'in fiyatlarını önemli ölçüde indirmesi oldu. Geçtiğimiz hafta yayınladığımız analizde,  Erdemir  üretimi 2 mm sıcak rulo ile petrol fiyatı korelasyonu grafiğine yer vermiş ve Erdemir'in benzer bir ayarlama yapması gerektiğinden bahsetmiştik. Bu hafta yapılan 460$/mt'luk indirim bu öngörümüzü teyit eder nitelikte olmuş ve emtia fiyatları ile petrol fiyatları arasındaki korelasyonun ne derece denk olduğu görülmüştür.

İç piyasada BulgaristanUkrayna ve Rusya menşeli malzemelerde; 700-750$/mt seviyelerinde olan 2-12 mm kalınlığındaki sıcak rulolar,  800-850$/mt seviyelerinde olan soğuk rulolar, 950-1.100$/mt seviyelerinde olan 16-200  mm kalınlığındaki levhalar ve birçok ithal menşeli  yassı malzeme söz konusu indirimden sonra fiyat bazında yüksek kalmıştır. Önümüzdeki günlerde minimum 100$/mt civarında indirimler görmemiz mümkün olacaktır.

Bugünlerde gerek demir cevheri spot fiyatlarının, gerekse hurda,  kütük ve slab fiyatlarının dip noktayı bulmak üzere olduğu düşünülürse, maliyet bazında yassı ürün için de dip noktanın yaklaştığını düşünmek yanlış olmaz. Demir çelik fabrikalarının üretim kısma faaliyetlerinin yarattığı etkilerin 1-2 ay içerisinde kendini hissettireceği ve yeni yılla beraber de işlerin belli bir oranda canlanma göstereceği düşünüldüğünde fiyat düşüşlerinin yavaşlayarak durma noktasına gelmek üzere olduğu söylenebilir. Bu noktadan sonra var olan stokların erimesi belli bir zaman alacaktır. Fakat mali açıdan güven ortamının oluşması halinde sanayinin eski canlılığına tahmin edilenden çok daha hızlı ulaşması şaşırtıcı olmayacaktır.

Mali tablolarında sıkıntı olan firmaların bazıları söz konusu krizden çok fazla etkilenmektedir. Ancak kurumsal olarak güçlü duran ve mali anlamda gelir gider dengesine sahip firmaların, kriz süresince ayakta durmayı başarıp krizden sonra çok daha fazla güçlenmesi öngörülmektedir. İç piyasadaki durgunluk için reel sektör kadar bankacılık sektörüne de çok önemli görevler düşmektedir. Bankalar tarafından alınan mevcut kredileri geri çekmek, çok önemli firmalara bile kredi vermemek gibi radikal önlemler, hem Türkiye sanayisi için hem de bankaların kendileri için sonuçta zarar getirecektir. Dünya konjonktürüne baktığımızda görünen tablo, gelişmekte olan bütün ekonomilerin yavaşlama gösterdiği ve durgunluğa girdiği yönündedir. Bu durgunluktan çabuk sıyrılmayı başarabilen ülkeler, oluşacak yeni düzende avantaj elde edebilirler. O nedenle gerek ülke yönetimi, gerekse sanayi ve finans sektörü olarak atılacak her adım kritik önem taşımaktadır. Bu kriz Türk sanayisine ve ekonomisine, yurt dışından gelen sıcak paraya çok fazla bağımlı olmadan üretim ekonomisini çok daha kuvvetlendirmesi gerektiği gerçeğini bir kez daha hatırlatmıştır.

Bu önerimizi ispat niteliğindeki en önemli örnek 1997 yılında yaşanan Asya krizidir. Bugün yaşanan mali krizin çok benzeri 1997 yılında Japonya'da başlayarak tüm Asya'ya yayılmış ve birçok ülkenin çok büyük zararlar görmesine neden olmuştu. O zor dönemden kuvvetlenerek ve ders alarak çıkan Çin, Hindistan ve Güney Kore gibi ülkelerin en önemli ve belirleyici ortak yanı; sanayi ve üretime ülke olarak çok büyük önem vermeleri, mali açıdan kuvvetli bir sistem kurmaları ve en önemlisi ve can alıcı olanı krizde tek yumruk olmalarıdır. Konsalide bir dünya düzeni içinde var olma çabasıyla, Türk sanayisindeki firmaların büyüklüklerine bakmayıp beraber hareket etmeleri, gerekirse zorluklara karşı güç birliği yapmaları gerekmektedir. Ülkelerin bile bu zor durumdan çıkabilmek adına büyük işbirliklerine gittiği, BMW ve Mercedes gibi dev firmaların, Bank of America ve Merrill Lynch gibi dev bankaların krizi atlatmak üzere birleştiği bu dönemde Türk sanayisi de benzer önlemler alabilir. Sektörlerin çok ufak yüzlerce KOBİ'den oluşan yapılarından sıyrılıp düzgün mali tablolara sahip kuvvetli, büyük firmalara dönüşmelerinin zamanı çoktan gelmiş hatta geçmektedir. Türkiye için en önemli ve lokomotif sektör olan demir çelik sektörü bu krizi en az zararla atlatacak güce ve birikime sahiptir.  


Benzer Haber ve Analizler

Nucor’dan Rick Blume: Önümüzdeki yıl da zorlayıcı olacak

20 Eyl | Çelik Haberler

Ukrayna’nın çelik boru ihracatı ocak-kasım döneminde %25,5 azaldı

31 Ara | Çelik Haberler

Türkiye yassı piyasalarında iyimserlik havası

05 May | Yassı Ürünler ve Slab

ABD kütük fiyatları yakında dip noktaya ulaşacak mı?

02 Mar | Yassı Ürünler ve Slab

NLMK 2008 yılı üretim ve satış sonuçlarını açıkladı

26 Oca | Çelik Haberler

NLMK, üçüncü çeyrek üretim ve satış sonuçlarını açıkladı

16 Eki | Çelik Haberler

ABD yarı ürün fiyatları, yumuşayan hurda ve nihai ürün fiyatlarının etkisiyle düşüyor

16 Eyl | Yassı Ürünler ve Slab

NLMK, ikinci çeyrek üretim ve satış sonuçlarını açıkladı

15 Tem | Çelik Haberler

NLMK, ilk çeyreğe yönelik üretim ve satış sonuçlarını açıkladı

16 Nis | Çelik Haberler

Ukrayna 2007 yılı ihracat verilerini açıkladı

07 Şub | Çelik Haberler