Las Vegas'ta World of Concrete etkinliği ile eşzamanlı düzenlenen SteelOrbis 2. Yıllık İnşaat Demiri ve Filmaşin Konferansı sırasında görüştüğümüz Harris Supply Solutions'tan Mark Hennings, SteelOrbis okuyucuları için ABD inşaat demiri piyasalarındaki kısa vadede neler beklediğini anlattı.
İnşaat demiri fiyatlarındaki yükseliş trendi ile ilgili düşüncelerinizi öğrenebilir miyiz? Sizce bu yükseliş sürdürülebilir olacak mı?
Fiyat seviyeleri arz oranıyla ters orantılı hareket eder ve doğrudan talebe bağlıdır. Yani bugün itibariyle yaşadığımız durum tamamen arzın daralmasıyla fiyatların artması olarak seyrediyor. Arz seviyeleri düzelme yaşadığında fiyatlar da bu değişikliği yansıtacaktır. Fiyatların sabit seyredebilmesi için talebin yerinde olması gereklidir, şu anda bu koşul piyasada mevcut değil.
Talep demişken, ABD piyasasında farklı bölgelerden farklı bilgiler alıyoruz, Doğu Kıyısı ve Güneydoğu bölgelerinde Orta Batı'ya oranla talebin daha kuvvetli olduğu gözleniyor.
İnşaat demiri talebi konut ve ticari yapı inşaat aktivitelerine bağlı çalışan bir mekanizma. Bu nedenle istihdamda artış ve ekonomik büyüme kaydedebilen bölgelerde talebin nispeten daha kuvvetli olması normal. Orta-Atlantik, Güneydoğu ve Teksas bölgeleri bu çerçevede diğer bölgelere göre daha iyi performans gösterecektir. Sanırım son açıklanan veriler de bu teoriyi destekleyecektir.
Stok yönetiminizden söz edebilir miyiz? 2010 yılı sonlarına doğru stoklarınızı düşürdünüz mü?
Hayır. Başlangıçta hurda ve çelik temin edilebilirliğinde bir değişim öngörmüş, ve buna göre pozisyon almıştık. Son üç yılın kasım-şubat döneminde hurdada bir artış gözlendi, tabii geleceğe dair öngörüde bulunmak için geçmişe bakmak kesin sonuç vermeyebilir. Özellikle de bugün içinde bulunduğumuz ekonomik ortam söz konusu olduğunda. İstikrarlı bir fiyat ortamı için amaçladığımız stok seviyemizi artırarak durumdan etkilenmeksizin piyasada olabilmek. Fiyatların artması durumunda stoklarımızı düşürebiliriz.
Birçok şirket stoklarını inşaat sezonunun hareketlendiği nisan ayı için dolduruyor mu?
Bazıları yapıyor, ama kendinizi hem talebe, hem pazarlama planınıza hem de çelik piyasalarına göre konumlandırmanız gerekiyor. İnşaat işinde coğrafi konuma göre değişiklik gösteren bir mevsimsellik var, talep de bahar aylarında geleneksel olarak artış gösteriyor.
Ticari inşaatın bu yıl konut inşaatından daha başarılı bir performans göstermesi beklendiğinden söz ediliyor. Bu konuda siz ne düşünüyorsunuz.
Konut inşatının 2010'a göre ciddi bir ilerleme göstereceğini pek tahmin etmiyorum. Hafif ticari inşaat da buna bağlantılı seyredecektir. Büyük ticari inşaat ise devlet ve eyalet fonlamasına bağımlı hareket ediyor. Birçok eyalette bütçe krizi söz konusu, dolayısıyla harcamalarda kesintiler var. Neticede, ticari inşaat sektörü bu yıl devlet değil, özel sektör güdümünde olacaktır. Özel sektör de ticari piyasalar için kredi almakta sıkıntı yaşamaya devam ediyor.
İnşaat demiri piyasası için başka riskler öngörüyor musunuz?
Temel çekincem ABD'ye yapılan ithalatta uluslararası düzlemde varolan spekülasyonlar aslında. Yükselen piyasa ve zaman farkı ithalatı başlangıçta ilgi çekici kılıyor, ama pozisyonlar alındıktan sonra arz sıkıntısı rahatlayınca, alınan bu pozisyonlar satılamadan pazara giriyor ve pazarı bozuyor. Spekülatif artışlar piyasanın talep ettiğinden daha fazla çeliğin pazara girmesine yol açarak, fiyatlandırma üzerinde olumsuz etki oluşturuyor. ABD piyasasında mevcut talebi karşılamaya yetecek miktarda kapasite bulunduğunu düşünüyorum.