Dr. Jesús Seade: Kasım ayında USMCA ABD’de onaylanacak

Cuma, 18 Ekim 2019 15:13:21 (GMT+3)   |   İstanbul
       

Bu hafta Meksika, Monterrey’de düzenlenen 53. yıllık worldsteel (Dünya Çelik Birliği) toplantısındaki açılış konuşmacılarından biri olan Meksika Dışişleri Bakanı Yardımcısı ve ABD-Meksika-Kanada Anlaşması (USMCA) görüşmelerinin önde gelen arabulucularından Dr. Jesús Seade, konuşmasına USMCA’nın 1994 yılında yürürlüğe giren Kuzey Amerika Serbest Ticaret Anlaşması’na (NAFTA) uzanan köklerinden bahsederek başladı. NAFTA sayesinde Meksika, yalnızca petrol olmak üzere tek ürün ticareti yapan bir ülke olmaktan çıkıp, ülkenin ticaretinin %80’inden fazlasını oluşturan büyük bir imalat sektörüne sahip bir sanayi ülkesi haline gelmişti. Bu anlaşma 1970’teki krizlerden sonraki döneme denk geldi. Seade, NAFTA’nın sosyal çeşitliliğe imkan sunduğunu ve Meksika’nın açık ekonomiye dönmesini sağladığını belirtti. Meksika’nın ekonomisi yalnızca çeşitlilik kazanmakla kalmadı, aynı zamanda ülke Latin Amerika’daki en büyük ihracatçı konumuna yerleşti. Buna karşın Seada, bazı eleştirilerin de olduğunu söyledi. NAFTA ve hükümet politikaları sayesinde ihracata yönelik bir ekonomi ve sanayi ve hizmetlerde çeşitlilik sağlanmasına karşın, Meksika’da son 25 yıldır büyüme oranı ortalama %2 gibi son derece düşük bir seviyede kaldı. Maaşların azaltılması, Meksika ihracatına fayda sağladı, ancak talebe ve büyümeye bir etkisi olmadı. Bu kapsamda, Andrés Manuel López Obrador’un yolsuzlukla baş edebilmesi ve gelir eşitsizliği sorununu çözmesi gerekiyor. Dr. Seade, söz konusu başkanın ve hükümetin sosyal vicdan sahibi sol görüşlü bir hükümet olduğu ancak bu sol görüşün Meksika tarzında ve değişik bir sol olduğunu söyledi ve Obrador’un her zaman özel teşebbüslerin arkasında olduğunu belirtti. Obrador’un, Mexico City valisi olarak özel teşebbüslerle yakından çalıştığı ve başarılı bir valilik süreci geçirdiği belirtildi. Seade, Obrador’un özel teşebbüslerle çalışabilmek için iktidara gelmeyi istediğini belirtirken, seçim kampanyasında en büyük vaatlerinin yolsuzluk ve gelir eşitsizliğiyle mücadele etmek olduğunu söyledi.

Meksika’da NAFTA’nın büyük eleştiri topladığı dönemde, Donald Trump ABD Başkanı olmuş ve NAFTA’dan çekilme kararı almıştı. Seade, Trump’ın ABD’de sanayinin yararına daha korumacı bir politika izlemek istediğini belirtirken, Meksika’da herkesin hükümet değişikliğinden önce ve sonra görüşmelerin kötü gitmesini beklediğini, ancak Meksika’nın gayet uyumlu davrandığını ve yeni hükümetin yeni ticaret anlaşmasından ve görüşmelerden yana olduğunu söyledi. ABD’nin bu konudaki tutumu başta oldukça korumacıydı; herhangi bir serbest ticaret anlaşmasında daha önce hiç görülmemiş şekilde, otomotiv sektörüne üretilen arabaların %50’sinin ABD’de maliyetlendirilmesi teklif edilmişti. Daha sonra bu durum değişti.

Konuşması esnasında Meksika Dışişleri Bakanı Yardımcısı, USMCA müzakereleri için NAFTA’nın yenilenmesinin elzem olduğunun altını çizdi. NAFTA’da hatalı çıkarımlar, belirsizlikler ve gerçek dışı takvimler olduğu belirtildi. Yeni anlaşmanın, NAFTA’nın daha sistematik bir versiyonu olduğunu söyleyen Seade, bu anlaşmanın belirsizlikler içermediğini, tarafların ve sektörlerin yararına olduğunu, ayrıca elektronik ticaret gibi yeni alanları da kapsadığını belirtti. Seade, ayrıca malların Kuzey Amerika çıkışlı olmak zorunda olduğu ve Meksika’dan ABD’ye vergi olmadan ihraç edilebildiği temel kuralların da yeniden tartışılmasının çok önemli olduğunu söyledi. Yeniden yapılan görüşmelerde, bu temel kurallar genişletildi, böylece malları Kuzey Amerika menşeli olarak tanımlama zorunluluğu hafifletildi. Eğer bir ürünün Avrupa, Asya ya da Güney Amerika çıkışlı içeriği fazlaysa, Kuzey Amerika menşeli olarak sayılmayacak. Böylece Kuzey Amerika’ya yatırım yapan şirketler dünyadaki en büyük piyasa olan ABD piyasasından yararlanmaya devam edebilecek. Yeni temel kurallardan en çok etkilenen sektörlerden biri olan otomotiv sanayinde hizmet veren beş büyük şirket, bölgedeki yatırımlarında ya da yatırım niyetlerinde artış olduğunu açıkladı. Özetle, Dr. Seade yeni anlaşmanın en büyük etkilerinden birinin, şirketlerin bölgedeki serbest ticaretten yararlanmaya devam edebilmek için bölgeye olan yatırımlarını artırmaya teşvik edilmesi olduğunu söyledi.

Ayrıca, Dışişleri Bakanı Yardımcısı, bu anlaşmanın Pasifik Ötesi Ortaklık (TPP) anlaşması ile birlikte, ekonomideki ticari alanları aşıp sosyal konuları kapsayan ilk anlaşma olduğunu belirtti. Anlaşmanın içerisinde, ülkede maaşların azaltılmasının etkilerini hafifletecek önemli bir madde de bulunuyor. Anlaşmada, çevreyle ilgili bir madde, orta ve küçük ölçekli işletmeleri koruyacak ve destekleyecek bir madde, yolsuzlukla mücadele için bir madde ve anlaşmaya katılan ülkelerin vatandaşlarına verilen desteği artırmak için bir madde bulunuyor. Bu anlaşmanın daha çok sosyal vicdana yönelik olduğunu söyleyen Seade, “Genel olarak bu anlaşmanın Meksika, ABD ve Kanada için faydalı olacağına ikna oldum,” dedi.

Dr. Seade, USMCA müzakerelerinin Trump ve ekibi tarafından başlatıldığını ve başlarda demokratların anlaşmaya muhalefet olduğunu, şimdi ise yalnızca anlaşmadaki bazı noktaların düzeltilmesi ve gelişimin sağlanmasından yana olduklarını belirtti. ABD’nin değişmesini istediği ve Meksika’nın da desteklediği konulardan birinin ise, NAFTA kapsamında yer alan ihtilafların halli panellerinin oluşturulmasının engellenme ihtimalini ortadan kaldırmak olduğu belirtildi.

Meksika Dışişleri Bakanı Yardımcısı, genel olarak anlaşmanın sonuca ermek üzere olduğunu söyledi. Trump’ın azli için başlatılan soruşturmaların ise anlaşmayı olumsuz değil, aksine olumlu etkilemesi bekleniyor. Bunun sebebinin ise demokratların, seçmenlerin soruşturmalar sebebiyle oluşan belirsizlik ortamından zarar göreceğine dair kaygıları ve böyle bir durumda USMCA için tekrar belirsizlik ortamı yaratmak istememeleri olduğu belirtildi. Seade, kasım ayı içerisinde ABD Temsilciler Meclisi Sözcüsü Nancy Pelosi’nin anlaşmaya onay vereceğini tahmin ediyor.

Seade, çelik sektörünün ABD’nin ulusal güvenlik bahanelerini öne sürerek ticaret organlarını kötüye kullanmasından olumsuz etkilendiğini söyledi. Uzun süren bir çıkmazdan sonra, Güney Kore, Arjantin ve Brezilya kotalarla ilgili görüşmeler yaptı, Avustralya ise diğer ülkeler yüksek vergilere tabi tutulurken, kota ya da vergilerden muaf olmak için görüşmelerde bulundu. Seade, Meksika’nın serbest ticaret kapsamında görüşmelerde bulunan tek ülke olduğunu belirtti. Konuşmasını sonlandırırken Dr. Seade, Meksika’nın fakir kesimi önemseyen ve son derece halkçı bir hükümete ve başkana sahip olduğunu, bunun kapitalizm için çok önemli olduğunu ve bunun aksi yaşanırsa Meksika’da işlerin iyice kötüye gideceğini söyledi. Seade, artık fakir kesime daha çok önem gösterildiğini, ancak bunun sanayiye saldırarak ya da vergileri artırarak değil, aksine, özel sektörle çalışarak sürdürüldüğünü belirtti ve bunun Lopez Obrador’un görüşüyle paralel olduğunu söyledi. Seade, “Tüm bunlarla birlikte, Kuzey Amerika’nın uyumlu tavrını artırması, bölgede gidişatın iyileşeceğine, bölgenin güçleneceğine ve yatırımları artırmaya devam etmek için ideal bir yer haline geleceğine işaret ediyor,” dedi.