Borusan Mannesmann: Hedefimiz tüm pazarlarımızda katma değerli ürünlere odaklanarak pazar payımızı artırmak

Cuma, 14 Şubat 2020 12:32:05 (GMT+3)   |   İstanbul
       

Borusan Mannesmann Genel Müdür Yardımcısı Ali Okyay ile otomotiv sektörüne yönelik çelik ürünleri segmentindeki durumu ve otomotiv ile çelik sektörleri arasındaki ilişkiyi konuştuk. 

Otomotiv sektöründe mevcut çelik talebini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Türkiye’de boru/profil sektöründen sonra en çok yassı çelik kullanan sektör otomotiv sektörüdür. Türkiye otomotiv sektörü, son 10 yıl içinde üretim artışları ve yeni yatırımlar ile %50’nin üzerinde bir büyüme gösterdi. Son 2 senede hem yurt içi, hem de yurt dışı pazarlarındaki talep daralmasına paralel olarak üretim tonajları bir miktar düşse de, önümüzdeki dönemde hızlı bir toparlanma olacağı öngörülmekte. Şu anda beklemede olmasına rağmen; Türkiye’ye geleceğine kesin gözüyle bakılan Volkswagen yatırımı ve yeni başlayacak projeler ile birlikte otomotiv sektörünün çelik talebi artarak devam edecektir. Son yıllarda yapılan soğuk hadde ve galvanizleme yatırımları da bu beklentinin bir parçası. Türkiye’de üretilen araçların yaklaşık %80’i ihracat pazarları için olduğundan güçlü ve sağlıklı bir talep yapısına sahip. Bu durum da aynı şekilde çelik talebine olumlu olarak yansımaktadır.      

Otomotiv borusu talebine dair öngörüleriniz neler?

Boru, otomotivin en önemli ürünlerinden biridir. Hafifliği ve mukavemeti açısından birçok yerde boru parçaları kullanılır. Özellikle gelişen çelik teknolojisi sayesinde üretilen yüksek mukavemetli ancak şekillendirilebilir yassı çelikler ile araçlarda ağırlığı azaltarak kazanç sağlanırken, aynı zamanda dayanıklılığı ve mukavemeti artırmak da mümkündür. Bugüne kadar birçok alternatif ürün gündeme gelmesine rağmen, çelik borular düşük maliyetleri ile en çok tercih edilen ürünler olmaya devam etmektedir. Otomotiv talebindeki gelişmelere paralel olarak, otomotiv borusunda da güçlü bir talep artışı mutlaka olacaktır.

Otomotiv borusu segmentindeki rekabeti nasıl değerlendirirsiniz?

Otomotiv sektörü kendine özgü dinamiklere sahip olduğundan rekabet farklı parametrelerin bileşimi şeklindedir. Fiyat önemli bir kriter olmasına rağmen ürün kalitesi, teslimat performansı ve süreklilik, rekabeti en çok etkileyen faktörlerin başında gelir. Artan otomotiv üretimi yeni yatırımları çekti ve yeni rakiplerin doğmasına neden oldu. Otomotiv ana sanayilerinin daha fazlasını daha düşük maliyete yaptırma baskıları yan sanayileri zorlamakta ve bu durumda aynı şekilde boru üreticilerine yansımaktadır. Dolayısı ile önümüzdeki dönemde daha yoğun bir rekabet yaşanacağını öngörüyorum. Ancak bunun da çok uzun dönemli olmayacağını düşünüyorum, kalite-teslimat-süreklilik bileşenlerinin hepsini birden yönetmek ciddi bir tecrübe ve know-how gerektiriyor bu sektör için, o yüzden zamanla dengelenecektir.

Avrupa otomotiv pazarının durumu ve korumacılık önlemleri düşünüldüğünde ihracatla ilgili neler söyleyebilirsiniz? Otomotiv ve çelik sektörleri arasındaki iş birliğini güçlendirmek için neler yapılabilir?

ABD’nin AB’den ithal edilecek otomobillere vergi koyması konusunun kapandığını düşünüyorum. Şu anda AB’deki talep düşüklüğü, daha çok ekonomik nedenlerden kaynaklanıyor. Mevcut para politikaları da talebi canlandırmak adına atılan adımlar. Dolayısı ile bundan sonra AB’deki otomobil talebinin canlanmasını bekleyebiliriz. Bu da hem nihai ürün olan otomobillerin ihracatını, hem de Türk otomotiv yan sanayisinin ihracatını olumlu etkileyecektir. Türkiye’den yapılan ihracat olarak baktığımızda; sadece boru ürünleri safeguard dediğimiz koruma kotası uygulamasından etkileniyor. Bu noktada tedarik zincirinde bir aksama yaşanmaması için ilgili resmî kurumlar ile Avrupa Komisyonuna gerekli başvurular yapılmaktadır.

2019 yılı şirketiniz açısından nasıl geçti, 2020 yılına dair beklentileriniz neler?

2019 senesi hem ülkemiz hem de ana sektörler için hayli zor geçti, dolayısıyla bizim için de çok parlak bir sene değildi. Özellikle ihracattaki korumacı önlemlerden çokça etkilendik. 2020 de çok kolay bir yıl olmayacak gibi duruyor. Ancak hedefimiz faaliyet gösterdiğimiz bütün pazarlarda katma değerli ürünlere odaklanarak konumumuzu konsolide etmek ve pazar payımızı artırmaktır.

Yakın zamanda herhangi bir yatırım planınız var mı?

Şu an Gemlik’teki yatırımımız devam ediyor. Bildiğiniz gibi Gemlik bizim en büyük üretim üssümüz ve oradaki 3. fabrikamızı kuruyoruz.  Bu yatırımımızın otomotiv segmenti ve yüksek katma değerli ürün gruplarında sıçramalı büyüme yaratacağını düşünüyoruz. Full otomatik üretim ve yüzey hazırlama hatlarıyla dünyadaki en teknolojik otomotiv borusu fabrikalarından biri olacak olan tesis aynı zamanda da iş sağlığı ve güvenliği anlamında çok ileri bir noktada olacak.


Benzer Haber ve Analizler

Borusan Mannesmann: ABD küçük çaplı hat borusu öncelikli ihracat pazarımız değil

12 Eki | Çelik Haberler

Borusan ABD’nin OCTG vergisi kararında olumsuz etki öngörmüyor

01 Ağu | Çelik Haberler

Borusan Mannesmann’ın ABD’deki OCTG tesisi mayıs ayında ticari üretime başlayacak

11 Mar | Çelik Haberler

Borusan Mannesmann: ABD küçük çaplı hat borusu öncelikli ihracat pazarımız değil

12 Eki | Çelik Haberler

Borusan ABD’nin OCTG vergisi kararında olumsuz etki öngörmüyor

01 Ağu | Çelik Haberler

Borusan Mannesmann’ın ABD’deki OCTG tesisi mayıs ayında ticari üretime başlayacak

11 Mar | Çelik Haberler