Sayın Gupta, okurlarımız için Liberty House Grup hakkında bilgi verebilir misiniz?
25. yılını kutlayan Liberty House Grubu, 30 ülkede faaliyet gösteren ticaret ve sanayi firmasıdır. Çelik ürünlerinde ve alaşımsız metallerin ticaretinde uzun yıllara dayanan güçlü bir geçmişimiz bulunmaktadır. Son yıllarda ise son teknoloji mühendislik çalışmaları ve metal üretimine yoğunlaştık. Bu çalışmaları özellikle Britanya'da yaklaşık 30 yerde, sıvı çelik üretimi tesislerinden haddelemeye dek geniş bir mühendislik skalasında otomotiv, havacılık, enerji ve inşaat sanayi ve piyasalarına dönük katma değeri yüksek ürünler, kapsamaktadır.
Tesislerimiz Güney Galler'de, İskoçya'da, İngiltere'nin iç bölgelerinde ve yakında Yorkshire ile Lancashire'da yer alıyor. Liberty, şu anda Britanya'nın en büyük bağımsız sanayi firmalarından biri konumundadır. 4500'den fazla çalışanıyla, ülkenin motor sanayisine dönük en büyük tedarikçilerinden biridir.
Bunların yanı sıra, Kuzey Amerika ve Avustralya'da son kademelerine geldiğimiz sanayi yapıları satın alma girişimlerimiz bulunuyor. Küresel çapta başka yatırım fırsatlarını da yakından takip ediyoruz. Amacımızın temelinde temiz enerjiyle çelik üretimi (Greensteel) stratejimiz var. Buna göre, yeniden kullanılabilir enerjiyle çalışılan tesislerde ergimiş ve işlenmiş geri dönüşümlü hurda kullanarak düşük karbonlu metal ve sanayi ürünleri üretimine odaklanıyoruz. Bunun için de GFG Alliance bünyesindeki kardeş firmamız SIMEC ile çalışıyoruz.
Daha önceki söyleşilerinizde de temiz enerjiyle çelik üretiminin, Greensteel Stratejisi diye adlandırılan bu anlayışın, tüketimin %80'sinin ithalat ile karşılandığı Britanya çelik piyasası için hayati öneme sahip olduğunu belirtmiştiniz. Tata Steel'in Britanya'daki özel çelik ürünleri tesislerinin satın alınmasını, bu perspektiften değerlendirebilir misiniz?
Özel çelik ürünleri tesislerinin satın alımının bizim için birçok açıdan büyük önemi var. Mesela katma değeri yüksek çelik ürünleri skalasının genişliği ve kapasitesi, hali hazırda bizim mevcut yüksek teknolojili sanayi çalışmaları ağımıza uyum sağlayacak olması çok önemli.
Greensteel stratejisi açısından ise ayrıca büyük önem taşıyor. Bu sayede bize Rotherham'da yılda 1,3 milyon ton ergime kapasitesi olan iki ayrı elektrik ark ocağına ulaşım imkanı veriyor. Britanya'nın giderek artan yerel hurda tedarikinin önemli bir miktarını ergitip geri dönüşüme kazandırmak bizim Greensteel stratejimizin en önemli kısmını oluşturuyor. Gelecek on yılda Britanya hurda tedarikinin yılda 10 milyon ton seviyesinden 20 milyon tona seviyesine yükselmesi bekleniyor. Hurdanın %70'den fazla oranı şu anda ihraç ediliyor, demek ki yurt içinde daha fazla ergitme, değer ve istihdam yaratma fırsatı bulunuyor.
Greensteel stratejisiyle gelecek beş yılda geri dönüşüme sokmayı planladığınız tonaj nedir?
Hedefimiz Britanya içinde haddehanelerimiz ve sanayi tesislerimiz yakınlarında yerleşik ark ocaklarıyla gelecek beş yılda 5 milyon ton kapasitesine ulaşmaktır. Uzun vadede hedefimiz ise bahsettiğimiz tüm operasyonlarımızı yenilenebilir enerjiyle sürdürmektir.
Grubunuz ayrıca Rio Tinto hidro elektrik tesisleri ve İskoçya, Lochaber'deki alüminyum döküm operasyonunu da satın aldı. Okurlarımıza bu satın alma kararının amacını aktarabilir misiniz?
Evet, bahsettiğiniz tesis Britanya'daki son alüminyum döküm tesisidir. Grup olarak tesiste alüminyum bazlı üretim faaliyeti için çok değerli bir katma değer yaratma fırsatı olarak gördük. Zaten, tamamı Britanya otomobil üretimi sanayisinin dışarıdan ithal ettiği jant üretimine odaklanmış otomotiv parçaları geliştirmek üzere hazırlandığımız bir çalışmamız mevcuttu. Bizim için bu kaçırılmayacak bir fırsat olarak belirdi. Bu çalışmalarda hidro-elektrik enerji kullanımı bize enerjide düşük maliyetle çalışma fırsatı veriyor, böylece asıl stratejimiz olan düşük karbonlu metotlarla metal üretimine yardımcı oluyor.
Grubun Wyelands Bankası yatırımı da, özellikle ağır sanayide sermayenin ne kadar hayati olduğu düşünüldüğünde, oldukça ilginç gözüküyor. Bu hamlenin arkasındaki motivasyon neydi?
Ailemin bu yatırımla amacı Banka'nın, özellikle küçük ve orta boy işletmeler için tedarik zinciri ve ticaret finansında uzmanlaşıp, Britanya sanayisinin büyümesine yardımcı olacak daha verimli bir ortam yaratmaya katkıda bulunması. Biz Britanya sanayisinin dirilişine inanıyoruz, böylece bu sanayi firmalarına destek olacak, vizyonu ve arzusu olan bir şampiyon kurumu sunuyoruz. Benim görüşüme göre Britanya'nın özellikle sanayi işi yapan küçük ve orta boy işletmelerde uzmanlaşmış, sanayinin çarklarını döndürmeye yardımcı olacak finansı sunacak, büyümeyi hızlandıracak ve kaliteli istihdam yaratacak samimi bir bankaya ihtiyacı var. Bahsi geçen işletmeler yönetimlerinde birinci sınıf bir takımın olduğu daha iyi sermaye fonu çözümlerine ve ihtiyaç duyuyor. Wyelands bankası da bu çözümleri sunacak.
Liberty House tüm bu satın almalarla birlikte sektörde en hızlı büyüyen firmalardan biri oldu. Kuşkusuz gelecekte başka yatırım planı var mı diye merak ediliyor. Neler söyleyebilirsiniz?
Evet, hem üretime hem alt sektörlere dönük sanayi yatırımları fırsatlarını hem Britanya'da hem küresel çapta izlemeyi sürdüreceğiz. Özellikle bizim ihtiyaçlarımız dahilinde yer alan veya mevcut tesislerimizi tamamlayıcı özellikleri bulunan işletmeleri takip ediyoruz. Şöyle söyleyebiliriz, yeryüzünün tüm kıtalarında yatırım fırsatlarını izlemeyi sürdürüyoruz.
Özellikle Brexit ve Donald Trump'un seçilmesi sonrasında küresel çelik piyasalarının gideceği yön hakkında düşünceleriniz neler?
Olumlu düşünmeye ve Brexit sonrasında ortaya çıkacağını düşündüğümüz yeni ticaret fırsatlarını incelemeye çalışıyoruz. Britanya'nın bizlere yaratacağı yeni özgürlüklerden yararlanmayı bekliyoruz. Britanya hükümetinin yeni bir sanayi stratejisi yaratma konusunda önceliği olduğu gerçeğinden büyük cesaret alıyoruz. Böylesi bir durumla yıllardır karşılaşmamıştık.
Donald Trump'un seçilmesi konusunda ise, çelik ve mühendislik dahil olmak üzere Amerikan sanayisini canlandırma konusundaki kararlılığına dair açıklamalarından memnun olduk. Bu durumun Amerikan çeliğinde rekabetçi fiyatların oluşması için fırsat yaratabileceğini düşünüyoruz, böylesi bir durumda o piyasaya yatırımı da değerlendiriyoruz.
Öte yandan, Brexit sürecinin tamamlanması sonrasında Türk üreiticlerin yeni durumdan en çok yarar sağlayacağına dair görüşler de var. Katılıyor musunuz? Siz özellikle Britanya ithalat piyasalarında ne gibi değişimler bekliyorsunuz? Sizce Brexit sonrasında yeni önde gelen piyasa oyuncuları kimler olacaktır?
Kısa vadede kim karlı çıkarsa çıksın, Brexit meselesi Britanya'nın çelik üretiminde daha çok kendi kendine yeten bir konuma gelmesinde en önemli konudur. Temel bir sanayi kolu olarak çelik üretimi Britanya Hükümeti'nin geliştirdiği sanayi stratejisinin önemli bir parçası olmalıdır. Bizim de döküm kapasitesini geliştirip üretim ve tedarik zincirine dönük çalışmalar yapmamızın en önemli nedenlerinden biri budur.
Okurlarımıza son olarak söylemek istedikleriniz var mı?
Son önemde çelik sektöründe ve ilgili sanayi kollarında çok fazla olumsuz düşünce ve yorumlar oldu. Ancak biz bu dönemin, farklı düşünmeye hazırlıklı ve yeni rekabetçi iş modelleriyle adım atan firmalar için büyük fırsatlar taşıdığını görüyoruz. Evet, küresel çapta büyük bir kapasite fazlalığı sorunu var, fakat talep de ortadan kalkmıyor. Demek ki asıl yapılacak olan talebe son derece akıllı ve sürdürülebilir biçimde yaklaşmak.
